Stresle İyi Geçinmek

Hayatımız büyük bir koşturmaca içerisinde geçiyor. Bir çoğumuz gün içinde bir çok şeyle meşgul olup, hep bir şeyleri yetiştirme, bir şeylere yetişme telaşı içerinde yaşıyoruz. Yapılması gereken işler, uyulması gereken kurallar, yetiştirilmesi gereken ödevler… tüm bunlar günlük yaşam içerisinde bizi strese sokan şeyler.......
Stres.... Bu “korkunç” kavram son yıllarda en çok kullandığımız, en çok duyduğumuz şeylerden biri. Google arama motorunda stres yazıp arama yaptığınızda 5.030.000 sonuç ile karşılaşıyorsunuz. Dile kolay, beş milyon.

Peki gerçekten çok mu kötüdür bu stres? Bize çok büyük sıkıntılar yaşatan bu şey gerçekte nedir? Hayatımıza kim kimler sokmuştur? Bu “düşmana” karşı ne yapabiliriz? Hiç sordunuz mu bu soruları kendinize? Şimdi bunlara verilen yanıtlarla yeniden bir gözden geçirelim kendimizi.

Stres kötü bir şey midir?

Hayır. Stres her zaman kötü değildir. Stres iyidir. İnsanın hedefine odaklanmasını ve hep ayık kalmasını sağlar. Bilinci açar. Hafızayı kuvvetlendirir. Tüm sinir sistemimizi aktif hale getirir. Daha hızlı düşünmemizi sağlar. Çözüm üretmemizi ve engelleri aşmamızı sağlar. Bu nedenle olgunlaştırır bizi. Olgunlaştıkça rahatlar ve eskiden bie büyük görünen sorunların ne kadar basit olduğunu fark ettirir. Olgunlaştıkça stres yaratacak durum ve ya durumları kendi kararlarımızla bizim seçmemizi sağlar. Hayata karşı güçlendirir bizi. Özgüvenimizi çoğaltır. Tüm bunları stres sayesinde kazanırız.
İyidir de diğer tüm iyi şeyler gibi fazlası zarar verir.

Nedir stres?

Stres vücudumuzun içsel ve ya dışsal uyaranlara verdiği bir tepkidir. Doğal bir süreçtir. Okul değişikliği, şehir değişikliği, terfi, gibi birçok değişikliği dışsal stres kaynakları olarak sayabiliriz. İçsel kaynaklar ise yaşadığımız fiziksel ve ruhsal sıkıntılardır. Birey bu tür durumlarla karşı karşıya geldiğinde farklı davranışlar sergileyebilir. Bunlar karşısında duyulan sıkıntıyı aşan birey bir üst seviyeye geçer ki, rahatlama seviyesi diyebiliriz. Rahatlama ile birey daha biraz daha olgunlaşmış ve özgüvenini daha da arttırmış bir bireydir, artık. Bu da beraberinde yeni değişikliklere yelken açma aşamasını getirir. Ve döngü yeniden başlamıştır. Değişim oluşmaya başlamış haliyle stres yeniden ve farklı bir düzeyde ortaya çıkmıştır. Bu döngü hayatın doğal döngüsüdür. Değişim ve gelişim stres sayesinde meydana gelir. Bununla beraber her türlü ( iyi ve ya kötü yönde) değişim stresin kaynağıdır da.

Hayatımıza kimler sokmuştur?


Hayatın doğal bir döngüsü olarak tanımladığımız stresi kimse hayatımıza sokmaz. Ama biz günlük yaşamımızı sürdürürken nasıl herhangi biri pankreasımızdan bahsetmeyinceye kadar aklımıza pankreasımız gelmezse, stres de belki bu kadar üzerine düşülüp dillendirilmeseydi aklımızda, başımızda ve ya ruhumuzda olmayacaktı, kim bilir. Dünyanın farklı bölgelerinde hala ilkel kabile hayatı sürdüren birçok toplulukta doğum sancısının olmadığını bulgulayan bilim adamları çok ilginçtir ki bu kabilelerin dillerinde de doğum sancısı ile ilgili ve ya onu çağrıştıracak her hangi bir kavrama da rastlamamışlardır. Bizim stresi bu kadar dillendirdikten ve onun ne menem kötü bir şey olduğunu sürekli ifade ettikten sonra halimizin çoğu sınavda içler acısı olmasının nedeni de bu olsa gerek değil midir?

Strese karşı ne yapabiliriz?

Ben ona karşı bir şey yapma taraftarı değilim şahsen. Ona karşı olmak yerine onu ve hayatımızdaki önemi kabullenip onunla beraber yaşamadan yanayım. Doğallığını kabullendiğimiz, bizi geliştireceğini bildiğimiz bir şeye “karşı bir şey yapmak” ne kadar doğru olabilir ki? Onun yerine ve kabullendikten sonra, hayatımıza daha farklı şeyler katarak yaşamımızı değiştirmek daha rahat bir yaşantıya kavuşmak için yeterli olacaktır. Küçük, ufak değişikliklerden bahsediyorum. Gün içinde küçük çaplı egzersizler, hep yapmayı istediğimiz hobimize başlamak, problem çözme yeteneklerimizi geliştirmek ( kişisel gelişimimiz için bir çok kurslar düzenlenmekte), doğru nefes almayı öğrenmek ve uygulamak ve ya günde 5 - 10 dakikanızı kendi içsel dünyanızda geçirmek ( tabi bunun için de oto hipnozu öğrenmek ) olabilir. Bunlardan size en uygun olanı seçerek yaşamınızın değişim merkezini harekete geçirmiş olursunuz.

Psk.Dan. İzzet Zülküf Çelik

0 yorum: