Çekim Yasasının Sırrı-Elde Etmenin Önündeki Büyük Engel: Bilinçaltı


Çekim yasasını işletirken istediklerimizi elde etmemizin önündeki en büyük engel malumunuz bizim bilinçaltı kayıtlarımız. Olumsuz bilinçaltı kayıtlarımızın temizliği çok önemli bununla ilgili bir çok teknik ve yöntem var. Bugün bilinçaltı kayıt temizliği  ile temelde neyi değiştiriyoruz onun üzerinde paylaşımda bulunmak istiyorum ve bilinçaltı kayıt temizliği konusunda farklı bir bakış açısını göstermek istiyorum.
Ben şimdiye kadar bilinçaltı kayıt temizliğinde bir kaç farklı yöntem kullandım. EFT, İçsel Temizlik (Korku çalışması), Egoyu ikna yöntemi ve Olumlama tekrarları. Ben  yapmış olduğum çalışmalardan beklediğim faydayı görebildiğim ve deneyimde bulunabildiğim için bugün insanlara bu teknikleri çok rahat öneride bulunup, deneyimlerimi paylaşıyorum. 
Geçen gün bir arkadaşın sorusuna cevap yazarken bir şeyi keşfettim. Bilinçaltı kayıt temizlikleri yaptığımızda  çalışma sonrasında bizim bilinçaltımıza olumsuz kayıt oluşmasına neden olan sahnelerdeki algılarımızı değiştirdiğimizi fark ettim. Yani biz o sahnelere gidip yanlış anlaşılmayı gideriyoruz. Olumlamalarla da biz aynı şeyi yapıyoruz. İşin temelinin püf noktasının bu olduğunu anladım.

Bilinçaltı kayıt temizlik çalışmalarında  kullanılan yöntemler arasında öncelikle hissedilen korkunun kaynağı olan sahne bulunarak bu sahne üzerinde çalışmak daha etkili oluyor.  Genelde bu korku kaynakları bizim çocukluğumuzdaki ailemizden, okuldan ve çevremizden aldığımız kodlamalar. Çocukluğumuzda bir olay yaşamışızdır. Bu konuda daha önce bir deneyimimiz yoktur. O olay sonrasında annen, baban, öğretmen, akrabaların ya da arkadaşların sana bir şey söylemişlerdir. Bu senin otomatik olarak bilinçaltı kaydınıza yazılmıştır. Bu konuda daha önce bir deneyimin olsaydı olayı onunla kıyaslamak durumunda kalacaktın olmadığı için direk yazıldı. Ya da aynı konu ile deneyimin var oda olumsuz bu sefer iki kere yazıldı hem de güçlü bir şekilde.


Örnek olarak : Okulda matematikte bir soruyu yapamadın. Evde çalışmadın, o anda dikkatini soruya veremedin yada başka bir şey oldu. Öğretmen sana sınıfın ortasında tembel dedi. Bu basit işlemi nasıl yapamazsın dedi. Birde kafana hafifçe vurdu. Eğer senin daha önce matematik dersinde problemleri kolayca çözebilme ile ilgili bir deneyimin yoksa sen kendini bir anda tembel, başarısız hissetmeye başlayacaksın. Ondan sonra her problem çözümünde gerileceksin. Acaba çözebilecek miyim? Acaba öğretmen bana kızacak mı? Ne oldu başarısızlık korkusu başladı. Eğer bunun farkına varıp çözemezsen ondan sonra okul hayatın boyunca ben matematikte başarısızım kodu bilinçaltına yerleşecek. Ki o yaştaki çocuğun bunun farkına varması da oldukça zor. Bu ancak eğitimcilere düşüyor ki bunu yapan eğitimci miktarını da siz düşünün.
İşte bilinçaltı kayıt temizlik mantığı bu tür düşüncelerin kaynağına ulaşıp o sahnede bizim kendimizi kötü hissetmemize neden olan duyguyu nötrlemek. Etkisini yok etmek. Düşünce yapımızla kalbimizi dengelemek.
Yapılan çalışmalar da söylediğim gibi o sahnede hissedilen duygunun farkına varılarak o duygunun aslında önemsiz olduğunu kendimize telkin etmek. Tepkimizi nötrlemek. Çalışmalar sonrasında,  çocukluğunda  yaşadığın  sahnelerdeki olayları yeniden oynattığınız da seni rahatsız eden görüntüler değişiyor. Yani o sahneyi yaşayan çocuk kendine yaptığın telkin sahneyi değiştiriyor, sahnenin değişmesi hali senin olaylara verdiğin tepkini değiştiriyor.
İşin ince noktası şu; algılamadaki yanlışlıkları düzelttiğinde sahnede değişiyor. Sahne değiştiğinde senin bilinçaltı kaydında değişiyor. Yeni bir kayıt bilinçaltına oluşuyor.
Örneğin; bir arkadaşına yaptığını düşündüğün bir davranıştan dolayı kırıldın ve üzüldün. Ona kızıyorsun konuşmuyorsun. Ama aslında gerçek öyle değil ve sen olayı yanlış anlamışsın. Sen bu yanlış anlaşılmayı öğrenene kadar arkadaşına kırılıp üzülürsün ama olayın yanlış anlaşılma olduğunu anladığın an o arkadaşına kırılmış olduğun sahnenin algısı değişir ve olayın hiçte önemli olmadığını fark edersin. O sahne senin için değişmiştir. O olay senin için bitmiş ve çözümlenmiştir. Arkadaşın senin için farklı algıya oturmuştur.
Genel anlamda bilinçaltı kayıt temizlik çalışmalarından da beklenen fayda bu.
Seni rahatsız eden sahnelerdeki algılarını istediğin yönde değiştirmek ve seni destekleyecek duruma getirmek.
Bu faydayı hangi çalışmada elde edebileceğinizi düşünüyorsanız o çalışmayı yapmanızı tavsiye ederim. Olumlama ile sağlayabiliyorsanız, olumlama tekrarları ile yapın, EFT ile sağlayabiliyorsanız onunla yapın, korku çalışması ile sağlıyorsanız onunla yapın, Egoyu ikna çalışması ile sağlayabiliyorsanız onunla yapın. Hatta ben bu işi çözdüm hiçbir çalışma yapmadan kendi kendime ben sorunlarımı halledebiliyorum diyorsanız o şekilde yapın. Tek bir yöntem tek bir yol yok.
Ben kendi açımdan en kolay yöntem olarak Egoyu ikna yöntemini buldum. Siz şunu sorayım 40 yaşındaki bir adamımı kolayca ikna edersiniz, 7 yaşındaki çocuğu mu? Tabii ki 7 yaşındaki çocuğu daha kolay ikna edersin,  40 yaşındaki adamı ikna etmek daha zor olacaktır. Çünkü kendi kişiliği oluşmuş, egosu oluşmuştur. Söyledikleriniz kendi akıl filtresinden geçerek değerlendirilecek. Kabul edip etmeme ona göre belli olacaktır.
Ben bu konunun farkına vardıktan sonra daha önceleri korku çalışmalarını tercih ederken artık egoyu ikna çalışmalarını tercih etmeye başladım. Temel hedefin olumsuz kayıt oluşturduğunu düşündüğüm sahneleri değiştirmek. Bunun içinde öncelikle sahneleri tespit ediyorum. 
Olumsuz kayıtlarıma neden olan sahneleri korku çalışmasında kullandığım yöntemi kullanarak buluyorum. Önce yaşadığım olayda korkumu buluyorum.  Daha sonra gözlerimi kapayıp derin bir nefes alıp veriyorum ve kendime soruyorum: “Ben daha önce bu korkuyu ben nerde ve ne zaman yaşadım?”. Gelen sahneye gidip o sahnedeki korkuma neden duygularıma bakıyorum ve kendime, kendimi olumsuz hissetmeme neden olan duyguları nötrleyecek telkinlerde bulunuyorum. Bununla beraber kendimi güçlendirecek telkinlerde bulunuyorum. Oldukça eğlenceli ve etkili oluyor. Bu telkinler sonrasında sahneyi müdahale etmeden yeniden oynatıyorum. Çok hoş sonuçlar alıyorum.
Aykut Oğut- Esra Banguoğlu Ogut’ a ait Egoyu İkna Etme çalışmasını kendimde uyguladığım şekli ile burada bir kez daha paylaşmak istiyorum.
Benim başıma gelen bazı olumsuz durumların kurban olma ve mağduru oynama rolünü oynadığım için başıma geldiğimi fark etmiştim. Bu konu ile ilgili olarak kurban rolünden kurtulmak için bu korkunun kaynağını bularak bundan kurtulmak istedim.
 Derin bir nefes alarak içsel temizlikte kullandığım soru sorma yöntemi ile çocuklukta ben kurban olmayı kabul etme kodumun nerde kodlandığını kendime sordum. “Ben bu durumu nerede ve ne zaman yaşadım?” diye.
“Ben bu durumu 5-6 yaşlarında yaşamıştım aslında. Ben o yaşlardayken elektrik her yerde, her evde mevcut değildi. Ailem beni bakkala o gaz lambasına cam almaya göndermişti.  Bende camı aldıktan sonra çocuk aklımla oyun oynaya eve doğru gelirken aklıma bir fikir gelmiş ve onu uygulamaya koymuştum. Elimdeki bozuk parayı camın açık üst ucundan atıp alt ucundan tutmayı planlamıştım. Ama olay sürprizle sonuçlanmış camın kenarı kırılmıştı. Beni bir korku sarmıştı. Elimde yeterince para yoktu ya eve gidip dayak şiddet gibi başıma geleceklere razı olacaktım ya da bakkala aldığım cam kırıktı senaryosunu oynayıp kendime acındıracaktım. Tabii ki bu durumda benim için en az riskli olanı seçtim. Bakkala gidip cam kırıkmış dedim. Tabi bakkal ben sana verdiğimde sağlamdı filan deyip bana hakaret etse de ben ısrarla mağdur rolünü oynadım.  Sonuçta bakkal dayanamadı ve bana yeni bir cam verdi. Bu o an benim için bir başarıydı ama ben bu durumun hayatım boyunca bana neler yaşatacağını tahmin etmem mümkün değildi.”
Bu olayı hatırlayınca işim kolaylaşmıştı ve olayımı Egoyu İkna Etme tekniğine oturtarak çözümledim.
Aykut Oğut bu tekniği uygulamak için kararı aldığınız Anı ve o anıyı olabildiğince detaylı hatırlamanın şart olduğunu belirtilmektedir.

Birinci adımda; hatırladığınız olay olmadan birkaç saniye öncesine gidip resmi donduracaksınız. Ben cam kırılmadan birkaç saniye öncesine gittim, bakkala gittiğim zamana değil olayın başlangıcına gittim.

İkinci adımda;  Bulunduğunuz ortamı detayları ile inceleyeniz. Şimdiki siz olarak herkes hareketsiz ve donmuş vaziyetteyken o mekânda biraz dolaşın.
Ben olay anında yoldaydım yoldaki detayları ve peşinden bakkaldaki detayları inceledim.

Üçüncü adımda; Resmin içindeki kendinizi uyandırın ve gözlerinin içine bakın ve kendinizi tanıtın. Örnek;
“Merhaba, Halis’cim Ben senin 44 yaşındaki halinim korkma sakın, seninle konuşmak için geldim.” 

Dördüncü adımda; Ona birazdan neler olacağını hiç yorumlamadan anlatın. Sakın ona “ şöyle hisset, yok böyle yap vs.” diye dikte etmeyin.
Benim olay için kısaca açıklayayım. “Birazdan elindeki lamba camı ile oynarken camı kıracaksın. Ailenden korktuğun için bakkala geri dönüp camı kırık aldığını söyleyeceksin. Bakkal sana camı sağlam verdiğini söyleyip hakaret edecek ama sen yeni camı almak için tüm bu konuşmaları kabul edeceksin ve mağdur rolü oynayarak istediklerini elde edebileceğine inanacaksın”

Beşinci adımda; Olayı aktardıktan sonra ona öneride bulunacaksınız. Öneride bulunmayı dikte etmeyle karıştırmayın.

-          Cam kırılacak sakın üzülme - Yanlış
-          Bakkal sana kızacak ama aldırma – Yanlış

Olan olaylara farklı bakış açısı önermek olayı kolaylaştırır. Bunu bulmak için olayı yaşadığınız durumdaki hislerinize ve korkularınıza bakarsanız o korkularınızı devre dışı bırakacak öneriler işinizi kolaylaştıracaktır.

-     Lamba camının kırılması seni beceriksiz yapmak zorunda değil. (Beceriksizlik korkusu)
-    Kaza bu herkesin başına gelebilir.  ( Kazalar hep benim başıma gelir korkusu)
-  Sen bu kararı içinde bulunduğun düşünce yapınla aldın. Bu düşünceyi hayatın boyunca uygulamak zorunda değilsin. (şiddet göreceğin korkusu, mağduru oynamazsan istediğini elde edemezsin korkusu)
-     Bakkal fazladan bir cam vermek zorunda kalacağı ve kendisinin zarar edeceği için öfkeliydi. ( Güce sahip olan her zaman haklıdır korkusu)

      Ben artık bu telkin sahnesinde ilave olarak kendimi iyi hissettirecek telkinlerde bulunuyorum. Örneğin “Yapmak istediğin her şeyi yapabilecek, olmak istediğin her şeyi olabilecek güce sahipsin.” gibi.

Altıncı adımda; Ve o anki kendinize sarılın ona kocaman bir öpücük verin ve geri çekilin. Filmi ilk dondurduğunuz ana dönün. Olayı rahat seyredebileceğiniz bir yer bulun ve filmi başlatın.
Burada sadece seyirci olun. Sakın filimi Anılarınızda hatırladığınız şekilde izlemeyin. Bırakın kendi kendisine aksın. Yani olayı kontrollü bir şekilde oynatmaya kalkmayın. Bırakın olay kendi kendine sanki daha önce olmamış gibi oynasın.
Devamında kendinizi nasıl hissettiğinize ve yaşantınızdaki sonuçlarınıza bakın.

Sevgiyle kalın.
Halis Şahiner.

5 yorum :

  1. öncelikle teşekkürler. Bende kaseti geri sardım, fazla değil 3 gün öncesine sonuç olarak kendimi ayrıntılı ve kesin bir biçimde ifade ettim ve sorun çözüldü... Herkes anlayışlı olabilir ama anlaşılana.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok güzel, önemli olan herkesin kendine uygun çözüm tarzı bulup kendini ikna etmesinde yatıyor.

      Sil
  2. Merhaba Halis Bey,

    Yardımcı olursanız çok sevinirim.

    Hikaye şu: Sanırım ilkokuldayım yaşımı tam hatırlayamıyorum. Annem komşunun arka bahçesinden bir saksı toprak almamı istiyor. Olayı da tam hatırlayamıyorum ama sanırım ya komşudan istemeyi beceremiyorum(!) ya da annemin istediği şekilde işi beceremiyorum(!) yani beceriksizim. Burada yukarıdaki çalışmayı sadece kendi duygularım için mi yapmalıyım yoksa annemin işi başaramayışım karşısında daha anlayışlı olduğunu da imgelemeli miyim. Çünkü ben onu bana hissettirdiği duygular yüzünden, sinirli ve kızgın oluşundan dolayı affedemiyorum. Belki de o işi zaten o yaşta benden istememeliydi, ben boşu boşuna kendimi yetersiz hissediyorum.

    Yazılarınız açıklayıcı ve yol gösterici lütfen üslubunuzu değiştirmeyin, yuvarlak anlatımlarla geçiştirmiyorsunuz, bu da olayı anlamamızı sağlıyor. Sanki karşınızdaymışız gibi hangi noktada neyi sormak isteyeceğimizi tahmin edercesine açıklamalar yapıyorsunuz , başarılar diliyorum.

    Şimdiden çok teşekkür ederim

    YanıtlaSil
  3. Yapcağınız çalışmalar ordaki küçük çocuğun duygularına yönelik olmalı. oradaki çocuüun duygularını hissedip o sahnelerde Hayal gücünüzü kullanıp oradaki çocuğu rahatlatacak onun kendini güvende hissetmesini sağlayacak şekilde açıklamalarda bulunacak şekilde olmalıdır. Ne kadar çok varyosyon denersen doğru davranış biçimini bulabilirsin. Kendini iyi hissettiren davranış biçimi doğru olandır.

    YanıtlaSil
  4. çok başarılısınız gerçekten tebrikler yazılarınız çok net ve anlaşılır olmuş insanlar sayenizde nasıl düşünmeleri gerektiğini,doğru olanı seçmeyi, hayatlarını sevmeyi öğreniyorlar ... sevgiler saygılar....

    YanıtlaSil