Doğru Bakış Açısı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Herkesin Bakmadığı Yönden Bak Dünyaya

    Yaşlı adam kulübesinin önünde torunuyla oturmuş, az ötede birbiriyle boğuşup duran iki köpeği izliyorlardı.  Köpeklerden biri beyaz, biri siyahtı ve on iki yaşındaki çocuk kendini bildi bileli o köpekler dedesinin kulübesi önünde boğuşup duruyorlardı.
     Dedesinin sürekli göz önünde tuttuğu, yanından ayırmadığı iki iri köpekti bunlar. Çocuk, kulübeyi korumak için biri yeterli görünürken niye ötekininde olduğunu, hem niye renklerinin illa da siyah ya da beyaz olduğunu anlamak istiyordu artık. O merakla sordu dedesine.
      Yaşlı reis, bilgece bir gülümsemeyle torununun sırtını sıvazladı. “Onlar” dedi, “Benim iki simgemdir evlat.” “Neyin simgesi?” diye sordu çocuk. “İyilik ve kötülüğün simgesi. Aynen şu gördüğün köpekler gibi, iyilik ve kötülük içimizde sürekli mücadele eder durur. Onları seyrettikçe ben hep bunu düşünürüm. Onun için yanında tutarım onları.”
     Çocuk, sözün burasında, mücadele varsa, kazananı da olmalı diye düşündü ve her çocuğa has bitmeyen sorulara bir yenisini ekledi:
     “Peki, sence hangisi kazanır bu mücadeleyi?”
     Bilge reis, derin bir gülümsemeyle baktı torununa:
     “Hangisi mi evlat? Ben hangisini daha iyi beslersem o !”

    Bize yol gösterecek dinamik araçlardan yararlanmak her zaman mümkündür.
    Davranışlarımızdaki kalıpları ve alışkanlıkları tanımak yaşamımıza nelerin yardımcı olabileceğini ve nelerin engel olabileceğini görmemizi sağlar.
    Kişisel farkındalığımızın artması ve kaynaklarımızı doğru kullanmak, önümüze çıkan engellere rağmen, bu engellerin üstesinden gelerek bir nehir gibi yolumuza devam etmemizi sağlar.

Sır'rı Kullanma Klavuzu

1.''Geç Kalmak İstemiyorum'' Yerine ''Zamanında Gitmek İstiyorum''Deyin:
İnsanların istediklerini elde edememelerinin tek sebebi, olmasını istedikleri şeyler yerine olmasını istemedikleri şeyler üzerine düşünüyor olmalarıdır.
Örnek:''Geç kalmak istemiyorum'' düşüncesi sizin geç kalmanıza neden olur. Çünkü bu düşüncede baskın olan birşeyi ''istememek''tir. Oysa sonuca varmak için ''zamanında gitmek istiyorum'' diye düşünmeniz gerekir. Beyninizi ''istemedikleriniz'' üzerine değil ''istedikleriniz'' üzerine düşünmeye programlayın..

2.Israrla Düşündüğünüz Herşeyi Çağırırsınız:

Siz ona inansanız da inanmasanız da onu anlasanız da anlamasanaız da çekim yasası işleyişine daima devam eder. Bu yasa ''hayır''ları, ''değil''leri, ''olmaz''ları hesaba katmaz.
Örnek: Siz ''bu kadar işle başa çıkamam'' diye düşündüğünüz zaman çekim yasası bunu şöyle kaydedecektir: ''Başa çıkamayacağım kadar çok iş istiyorum''


3.Tarafsız Kalmak Sizi İyiye Değil Kötüye Götürür:

Moraliniz bozuk olduğunda kendinizi daha iyi hissetmek ve düşüncelerinizi değiştirmek için çaba sarfetmediğiniz takdirde verdiğiniz mesaj olumsuz olacaktır.
Örnek: Kendinizi kötü hissettiğiniz zamanlarda eğer düşüncelerinizi iyiyye çevirmek için çaba sarfetmiyorsanız bu, ''bana kendimi kötü hissetmem için daha fazla sıkıntı ver, sıkıntıları bana getir'' anlamına gelecektir.

4.Evreni Sipariş Verebileceğiniz Bir Katalog Olarak Düşünün:

Birşeyi defalarca tekrar tekrar istemeniz gerekmiyor.Sadece bir kez isteyin.Tıpkı katalogdan birşey seçip sipariş eder gibi..Birşeyleri ısmarladıktan sonra siparişinizin alınıp alınmadığından şüphe duymayarak bunu defalarca tekrarlamazsınız.

5.İstediğinizi Elde Ettiğinize İnanın:

İstediğiniz herşeyin onu istediğiniz andan itibaren sizin olduğunundan emin olmalısınız.İnancınız tam ve eksiksiz olmalı. Bunun için önce inanıyormuş gibi yapmaya başlayın.
Örnek: Zayıflamak istiyorsanız o andaki kilonuza göre değil inmek istediğiniz kiloya uygun kıyafetler alın.


6.Hedefi Görmenize Gerek Yok, Siz Yaklaştıkça O Netleşir:

Gecenin karanlığında ilerleyen bir araba düşünün. Farları ancak birkaç yüz metre ileriyi göstermesine rağmen karanlığın içinde kilometrelerce yol alabilirsiniz. Çünkü ilerlemek için sadece önünüzdeki birkaç yüz metreyi görmeniz yeterlidir. İşte hayat da önümüzde böyle açılır. Eğer siz birbiriniz izleyen yüz metrelerin önünüzde sırayla açılacağına güvenirseniz hayat sizin için açılmayı sürdürecektir.

7.Olumlu Düşünmenin En Kolay Yolu Şükretmektir:

Sahip olduklarınıza karşı nankörlük ederseniz daha fazlasını yaşamınıza getirmeniz imkansızlaşır. Çünkü nankörlük ettiğinizde yaydığınız düşüncelerin tamamı olumsuzdur.

8.İsteyipde Elde Edemeyeceğiniz Şey Yoktur:

Placebo adı verilen ''sahte ilaçlar''ın insanlar üzerindeki iyileştirici etkisi çekim yasasının işleyişine mükemmel bir örnektir. Bir hasta ilacın tedavi edici olduğuna gerçekten inandığında inandığı şeyi elde eder ve iyileşir..


************************************************

KONTROL SENDE kitabımı satın alarak hayatınıza  katkıda bulunmak ister misiniz?

KENDİ KENDİNİZİN YAŞAM KOÇU OLUN


***********************************************

Başarı Üzerine Söylenmiş Güzel Sözler

Nerede olursanız olun, elinizdekilerle yapabileceğinizi yapın. Theodore Roosevelt
İnsan sahip olduklarının toplamı değil, fakat henüz gerçekleştiremediklerinin toplamıdır. Jean Paul Sartre
İnsanın yaşam düzeyini bilinçli bir çabayla yükseltme konusundaki tartışma götürmez yeteneğinden daha cesaret verici bir gerçek bilmiyorum. Henry Davıd Thureau
Başarı bir yolculuktur, bir varış noktası değil. Ben Sweetland
Ahlak konusunda en önemli dersler kitaplardan değil, yaşanan deneyimlerden alınır. Mark Twaın
Deneyim düşüncenin, düşünce ise eylemin çocuğudur. B. Dısraelı
İnsanlar öğrenme dürtüsüyle doğarlar. Öğrenmeye karşı merak ve bundan duyulan zevk insanın doğasında vardır. Bunlar bebeklikten başlayarak zamanla yok edilir. W.E.Demıng
Coşku, zekadan daha önemlidir. Albert Eınsteın
Düşünmek ve söylemek kolay, fakat yaşamak, hele başarı ile sonuçlandırmak çok zordur. Ziya Gökalp
Başarının sırlarından biri, geçici başarısızlıkların bizi yenmesine izin vermemektir. Mark Kay
Yapabildiğimiz herşeyi yapsaydık, buna kendimiz bile şaşardık. Thomas Edison
Başkaları için duyduğun kaygı, kendin için duyduğun kaygıların önüne geçtiği zaman olgunlaşmışsın demektir. John Mac Noughton
Zenginlik ve güzellikle birlikte bulunan ihtişam geçicidir ve kolay zedelenebilir. Erdemse muhteşem ve ölümsüz bir servettir. Sallust
Başkaları yararına iyi bir şey yapmak görev değil, zevktir. Çünkü sizin sağlık ve mutluluğunuzu artırır. Zoroaster
Bir şey biliyorum, o da hiçbir şey bilmediğimdir. Sokrates
Engeller beni durduramaz, her bir engel kararlılığımı daha da güçlendirir. Leonardo da Vinci
Üstelemek başarının temel unsurudur. Kapıyı yeterince uzun süre ve yüksek sesle çalarsanız, birilerini uyandıracagınızdan emin olabilirsiniz. Henry Wadsworth Longfellow
Bir kitap bir aynadır. Ona bir eşek bakacak olursa karşısında elbette bir evliya görmez. Goergo C.Lıchtenberg
Öykü sözcüğünün kökeni depo kelimesidir. Bu nedenle öykülerin birer depo oldukları söylenebilir. Şeyler öykünün içinde saklanırlar ve bu şeyler anlamdır. Mıchael Meade
Çömez yakınıyormuş: "Bize öyküler anlatıyorsun ama anlamlarını açmıyorsun." Usta yanıt vermiş: "Biri sana meyveyi çiğneyerek ikram etse hoşuna gider miydi?" Paul Brunton
Oğlum, bütün hayatımı kolların ve ayakların belirlemeyecek. Hayatına asıl yön verecek olan beynin ve kalbindir. Bir şeyi gerçekten istiyorsan, bütün engelleri yenip ona ulaşabilirsin. Shelton Skelton
Dünyanın acı ile dolu olduğu doğrudur ama bir çok insan da bunun üstesinden gelmektedir. Helen Keller
Büyük düşler kuranlar düşlerini gerçekleştirmez, aşarlar. Alfred Lord Whıtehead
Arzu varsa çözümde vardır. Anonim
Olumsuz düşünceleri zihinsel canavarlar halini almadan önce yok edin. Anonim
Sizi korkutan her deyim size güç, cesaret ve güven kazandırır. Kendinize "Ben bu dehşeti yaşadım. Bundan sonra gelecek şeylere hazırım" dersiniz. Eleanor Roosevelt
Kimi insanlar yaşamımıza girer ve çıkarlar. Kimileride bir süre yaşamamızda kalır ve kalbimizde ayak izlerini bırakırlar, o zaman bir daha asla aynı insan olamayız. Anonim
İnsanın ruhu felç olmaz. Soluk alabiliyorsanız, düş de kurabilirsiniz. Tavuk suyuna çorba

Olaylara tepki vermek

    Çevremizde olan olaylar başımızın üzerinde esen rüzgarlar gibidir. Aklımızın yelkenleri, olayları yorumlama şeklimizdir. Aynı nehirde esen aynı rüzgar ile farklı gemiler farklı yönlere gidebilmektedir. Farkı yaratan, rüzgarın hangi yönden estiğinden çok, yelkenlerimizi nasıl tuttuğumuzdur.
  • Düşüncelerine dikkat et, söze dönüşür,
  • Sözlerine dikkat et, eyleme dönüşür,
  • Eylemlerine dikkat et, alışkanlık olur,
  • Alışkanlıklarına dikkat et, kişilğin olur,
  • Kişiliğine dikkat et, kaderini biçimlendirir.
     Motivasyon sigaradan çıkan dumana benzer, onu görebilirsiniz ama onu tutamaz, cebinize koyamaz, kontrol edemezsiniz. Hayatınızı kontrol altına almak istiyorsanız, işinizi motivasyon perisine bırakmak istemezsiniz.

Doğru Bakış Açısı

İnsan olarak hayatta acı ve tatlı pek çok olayla karşılaşırız. Yol arkadaşlarımız tarafından terk edilebilir hastalanabilir mal varlığımızı yitirebilir sevdiklerimiz bize kapılarını kapatabilir v.s
Genelde bu gibi durumlarda insanlar çok çabuk sinirlenip üzülürler hayata ve olaylara karşı bakış açıların...da bir değişme oluşur. Hatta aynı hareketleri olayları onlar da karşılarındakine yapmaya kalkarlar. Bu da insanın nefsi karşısındaki acizliğini gösterir. Nefsine yenik düşmeyen insanlar ise bu olayları sabırla karşılayarak bu durumları olumlu şekilde nasıl değerlendirebileceklerini düşünürler.
Hayatta en kötü şeylerde en çirkin işlerde bile bir güzellik vardır. Yolda giderken Mevlana’ya yanında bulunanlar ın köpek leşinden tiksinmeleri karşısında Mevlananın : "Ne güzel dişleri var" demesi gibi. Yeter ki insan olumlu yönden bakmayı bilsin.
İnsan çerçevesini küçük dar bir alanla sınırlı tutarsa bakış açısı da o derece küçük olur. "Sürekli güneş var" diye ekinlerinin kuruyacağını düşünüp güneşe söylenenler "Yağmur yağıyor işçiler çalışamayacak" diyen patronlar "Sel gelip motorlar arızalansın da para kazanayım" diye bekleyen elektrikçiler verilenler karşısında cüzi bir miktar parası alınacak diye düşünenler "Verdiğim yemek zayi oldu" diye oturup üzülenler yol arkadaşı kendisine bir şey dedi diye kızıp gidenler... İşte bunlar bakış açıları dar olaylar karşısında tamamen aciz nefislerine yenik düşmüş ve küçük kabuklarının içinden çıkamayan insanlardır. Kendilerine belirli bir çember çizmiş ve bu çember içerisinden çıkmamak için direnmektedirler.
Bir de bu olayların tersine bakalım isterseniz. Yağmurun ve güneşin faydalarını bilen ve buna şükreden patronlar sel karşısında insanların mağduriyetlerini düşünen bir elektrikçi "Yaptığım yemek güzel olmadı" diyerek sebebini araştıran ve daha güzelini yapmaya çalışan bir aşçı "Birlikte yürüdüğüm kişi bana neden böyle söyledi ?" diye düşünen ve bundan ders çıkaran Müslüman... Evet bakın bir anda nasıl da degişiyor insanın bakış açısı. Yeter ki o çemberi geniş tutarak olaylara doğru yerden bakabilelim.
Bir insanla sorun yaşadığınızı düşünün bir an için. Ve bu kişi ilk etapta öyle bir tepki veriyor ki olayların gelişimini öyle bir değerlendiriyor ki sormayın. Bu değerlendirme esnasında kelimelere öyle bir anlam kazandırıyor ki nefsi bir bakış açısı ile acı olan gerçeğin üzerini gelin gibi giyindiriyor. Ve haksız olduğunu bile bile geçmişte sizinle olan uzun vadedeki birlikteliğini bir anda ters yönde değerlendiriyor. Halbuki birliktelik fedakarlık ister birliktelik bakış açınızın dar olmamasını gerektirir. Arada sorun olarak görülen şeylerin aslında bir hiç olduğunu ve arkadaşını yarı yolda bırakmanın acısını ancak ondan uzaklaşınca anlar. Gemiyi en son kaptanın terkedeceğini biliyoruz ama tayfaların da yolculardan önce kendilerini kurtarma çabalarına anlam olumlu bir anlam veremeyiz. Bütün tayfaların kaptana yardım ettiğini düşünürsek bunun adına "Gemisini kurtaran kaptan ve tayfalar" deriz.
Her insanın bu şekilde olumlu düşündüğünü varsayacak olursak kişiler arasında hiçbir sorun kalmayacaktır. Ve bu durumda ister insanlara karşı olsun ister hayattaki diğer olumsuzluklara karşı olsun ilginç bir sevgi duymaya başlarsınız. Bu şekilde bir hareket karşıdaki kişide de değişmelere sebep olacak ve onun olumlu adımlar atmasına vesile olacaktır.