Karma Çemberi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Karma Çemberi


Karma çemberi geçmiş yaşam tecrübelerimizin oluşturduğu bir çemberdir. Bu çember içerisinde sayısız hayatlarımız vardır. Ruhlarımızın tekabülü için defalarca dünyaya geliriz. Her gelişimiz esnasında bir programımız vardır. Bu programları uygularken çeşitli korkular ediniriz. Gelmiş olduğumuz yaşantımızda bu korkularımızdan arınmadığımız takdirde bu korkuları yenebilmemiz için tekrar dünyaya gelir ve kendimizin seçtiği program dahilinde bu deneyimleri yaşar ve korkularımızdan arınmaya çalışırız. Eğer yaşantımız esnasında bu korkuları saptar ve sevgiye dönüştürürsek bu korkulardan arınmış olur hem karmamızdaki temizliği yapmış olur hem de yaşamakta olduğumuz yaşamdan zevk alır haline geliriz. Diyelim ki şu anki yaşantınızda "güvensizlik korkunuz" var, "başarısızlık korkunuz" var. Bunlar size geçmiş hayatla aktarılmış olabilir yada bu hayatınızda doğumunuzdan sonraki deneyimlerinizle kazanmış olabilirsiniz. Bu yaşantınızda bu iki korkuyu temizledikten sonra size yukarıdaki kuruldan sizin üst benliğinize sorularak bir korku daha gelebilir. Yani siz eğer üst sınıftan ders almak ve bir an önce takamül etmek isterseniz. Bunu bu yaşantınızda deneyimlemek istemezseniz bir sonraki yaşantınıza devredecektir.

Kuantum Diyarı’nda Olumlamalar…

Evrende iki temel yüksek frekanslı enerji bulunmakta, aynı ying-yang sembolünde olduğu gibi, gece- gündüz, iyilik-kötülük, güzellik-çirkinlik gibi. Bu temel iki enerji Sevgi-Korku enerjisi.Tüm olumlu  ve olumsuz frekanslı diğer duygusal enerjiler bu iki temel enerjiden doğuyor. Birinin olduğu yerde diğeri çok fazla barınamıyor. Temel olarak dünyaya Sevgi enerjisiyle geliyoruz ancak yaklaşık üç yaş civarlarında zihnimiz dünya formatına giriyor ve korkularla tanışmaya başlıyoruz. Egomuz bizleri korumak adına korku enerjisini daha çok kullanıyor ve yavaş yavaş ilk saf halimiz olan sevgi enerjisinden uzaklaşmaya başlıyoruz. Amacımız sevgi enerjisinin frekansını korku enerjisinin üzerine çıkarmak. Sevgi enerjisi, kendimize güvenmemizi, yaşamın akışına güvenmemizi, kendimizi değerli bulmamızı (ki hepimiz insan olma onurundan dolayı çok değerliyiz) , sağlık, bolluk ve bereket içerisinde yaşamımızı sağlar. Korku enerjisi ise, yaşamın akışından, geleceğimizden korkmamızı, kaybetmekten, parasız kalmaktan endişelenmemizi sağlar.  Korku titreşimi çok yüksek ve hücrelerimize zarar veren bir enerji frekansıdır. Olumlamalar yaparken kendimizde bulduğumuz korkular üzerine çalışmalıyız. Burada en önemli nokta bu çalışmayı zihnimiz alfa (7-14 hz.) aralığındayken yapmamız gerekiyor. Bilinç düzeyinde yapılan olumlamalar genellikle egomuzun tesiriyle ters tepebiliyor. Olumlama yapayım derken daha çok korkuyu hatırlatan geveze zihin ortaya çıkıyor. Bu nedenle bu çalışmayı zihnimizin doğal süreçte alfaya girdiği zamanda yani sabah uyanır uyanmaz ve gece uyumadan hemen önce yapmamız gerekiyor. Ya da kendinizi nasıl bu alana yani hipnoz alanına çekebileceğinizi öğrenmeniz gerekiyor.

Aşağıdaki olumlama örneklerinde sıklıkla “ben” kelimesi kullanılmakta.Bunun anlamı başkaları değil sadece “ben” demek değildir. Kişinin zayıf olduğu alanını güçlendirmek için kullanılmaktadır yoksa egosal bir yaklaşım değildir.

Korkular İçin Olumlamalar;

Güvensizlik Korkusu için;

Yaşamın akışına güveniyorum.
Her ne oluyorsa benim için en güzel şekilde gerçekleşiyor.
Ben kendime güveniyorum.
Ben tüm insanlara güveniyorum.
Ben her halimle güvendeyim ve bunun için şükrediyorum.

Kuantum Diyarı’nda Olasılıklar Sahası

 Kuantum Mekaniğin de ışığın paketçikler halinde taşındığı fizikçeler tarafından saptanmıştır. Bu paketçiklere “kuanta” adı verilmiştir. Işık yani “foton” kütlesi olmayan kuantalardan oluşmaktadır.  Bu fizik bilgisinin Kuantum felsefesine taşınması şu şekildedir. Düşünce bir enerjidir ki bunu bilim adamları yapılan deneyler sonucunda kanıtlamışlardır. Kuantalar halinde evrene yayılırlar ve belirli frekanslar yayarlar. Yani herbirimiz düşüncelerimizle evrene kuantalar dağıtırak belirli frekanslar yayarız. Her frekans evrende kendiyle bağlantılı frekansı bulur. Örneklersek;  elinizdeki TV kumandasında A Kanal’ının tuşuna bastığınızda A kanalı karşınıza çıkar ve onu izlersiniz. B kanalına basarsanız B kanalını izlersiniz. TV kumandasına bastığınız zaman belirli bir frekans yayılır ve bu frekans kendisiyle bağlı frekansı bulur ve seçtiğiniz kanalı izlersiniz. Şimdi bu durum Kuantum Felsefesine nasıl yansıyor ona bakalım.  Zihinlerimiz düşünce üreten dinamolardır ve sürekli olarak evrene yayın yaparlar ve belirli frekanslar yayarlar. Her bir düşüncenin frekansı farklıdır, korkunun, endişenin, çoşkunun, aşkın, kederin , sevginin hepsinin farklıdr.

Şimdi eğer siz iş yerinizde patronunuzla ilgili bir sorun yaşayacağınızdan korkuyorsanız, zihninizin dinamosunda bu düşüncenin frekansını yaymaya başlıyorsunuz ve ne oluyor? Bu korkunun frekansı çevresinde kendisiyle eşleşecek bir frekans aramaya başlıyor ve frekansları tarıyor ve sonunda kendiyle bağlı frekansla eşleşiyor . Eşleşen frekansla ekranınızda yani yaşamınızda yaydığınız frekansın sonucunu deneyimliyorsunuz. Yani patronunuzla sorun yaşıyorsunuz. Bu nedenle birçok kişinin  “korktuğum başıma geldi” dediğini duymuşsunuzdur. Ya da bir öğrenci sınavlara hazırlanıyor ve bu sırada sürekli ya heyecanlanırsam ve tüm bildiklerimi unutursam diye düşünüyor bu düşünceyi sürekli tekrarlayarak güçlendiriyor ve ne oluyor sınavda bildiklerini unutuyor. Öğrencinin bu korkusunun yaydığı frekans bağlantılı frekansı buldu ve bu korkusuyla, endişesiyle ilgili deneyimi yaşadı. Bir diğer örnek;  genç kız sevgilim beni aldatırsa başka kızlara giderse gibi endişeler ve kıskanç duygular içerisinde. Bu düşüncenin yaymış olduğu frekans bağlantılı frekansı bulur ve onunla eşleşir ve gerçekten genç kızın sevgilisi bir başka kızla beraber olur. Genç kızın genel olarak tüm ilişkilerde böyle bir endişesi varsa potansiyel olarak kendisini terk edecek veya aldatacak erkekleri seçer.