Kendime saygı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Kendi Merkezini Tanı

Kendi merkezini tanıyor musun? 
   Eğer tanımıyorsan, o zaman sürekli korkacaksın. O yüzden sahte benlik sürekli korkar. Sürekli titrer. Her zaman başkalarından destek alma ihtiyacı hissedersin. Seni takdir edecek, seni alkışlayacak; ne kadar güzel ya da ne kadar zeki olduğunu söyleyecek birileri. 
   Sürekli bu tip şeyleri sana hipnotik telkin gibi söyleyen insanlara ihtiyacın var. Böylece zeki, güzel ve güçlü olduğuna inanabilirsin. Ama bir noktaya dikkat et. Her zaman başkalarına bağımlısın. Ne zaman benliğini sergilersen, aslında sadece benliğinin bilincinde olmadığını gösteriyorsun. 
    Kim olduğunu bilmiyorsun. Eğer bilseydin, o zaman herhangi bir sorun olmazdı. O zaman görüş aramazdın. Başkalarının hakkınızda söyledikleri seni endişelendirmezdi. Çünkü ilgisi yok. Sonuçta kimse senin hakkında bir şey söylemez. İnsanlar senin hakkında bir şey söylediği zaman, aslında kendilerini anlatıyor.Kimse senin hakkında bir şey söyleyemez. 
    İnsanlar ne derse desin kendileri hakkında konuşur. Ancak sen hemen korkarsın, çünkü hâlâ o sahte merkezinize yapışıyorsun. O sahte merkez başkalarına bağımlıdır ve o yüzden de sen sürekli başkalarının hakkında neler söylediğine bakarsın. Sürekli başka insanların izinden gidersin, sürekli onları tatmin etmeye çalışırsın. Sürekli saygın bir insan olmaya çalışırsın ve sürekli egonu süslemeye çalışırsın. Bu intihar etmek gibi bir şeydir.
OSHO
***

Olumsuz İstenmeyen Duygulardan Kurtulmak.

Bazı önemli kararlar yüzünden kafamız dağınık olabilir ve zihnimizin bulutları diğer işleri yapmamıza engel olabilir. Böyle bir anda hayatın üzerimizdeki etkileri hakkında endişeleniriz.
      Hayatımızla ilgili olarak düşünüyor, soruyor, söyleniyor, tartıyor analiz ediyor, endişeleniyor ve stres içinde olabiliyoruz. Böyle b
ir zamanda genellikle ilk olarak kendimiz için kederleniriz ve bu tür şeylerin hep bizim başımıza geldiğini düşünürüz.             Halbuki bu sadece sinir sistemimizin bir oyunudur.
İşte bu anda yeni davranışın seçileceği gelişme anıdır. Eski davranışa direnip bir üst versiyon halimizin davranışını belirleme zamanı!..
     Değişik bir davranış seçip arzu ettiğim kişi olma fırsatı. Peki neler yapılabilir. Beni kurban rolüne sokan, gözümün önüne gelen resimlerin renklerini değiştirip daha canlı, aynı kendimi güvenli, huzurlu ve mutlu hissettiğim anlarda , gözümün önüne gelen resmin renklerinde olduğu gibi, anı bu renklerle değiştirebiliriz. Bunu zihnimizde anında yaparız.
     Eylem olarak ise hemen yakın çevrendeki biri için iyi bir şey yapın. Başkalarının problemlerine yardımcı olabilmek için biraz zaman yaratın. Biz kendi yolumuzdan çekildiğimizde, yardım esnasında hissettiğimiz duygular ve karşımızdaki insanların duygularının bulaşıcı olması sayesinde ruh halimiz değişecektir.  Umulmadık bir biçimde yaşadığımız soruna farklı bakış açılarında bakacağımız için ya yeni çözümler görmüş, üretmiş oluruz ya da zaten sorunun belki de o kadar büyük olmadığını bile görebiliriz.
İçinde bulunduğumuz ruh hali değişince sorunların önemi de değişir.
         Karşımızdaki insanlara yardım etmemiz onları mutlu eder ve bize karşı minnet duyarlar. Bu hisler siz gülümsediğimizde karşınızdakinin de size gülümsemesi gibi buna bumerang etkisi yapar diyoruz.
Duygular bulaşıcıdır.
       İyi hisler bulaşır. Kötü hislerde de tercih sizin Sorunun yana yakıla anlatıp çevrenize çaresizliğinizi haklı çıkarmaya çalışarak onları sizleri destekler duruma getirmek mi iyi, yoksa onlara yardım ederek onlara yaşatacağınız hoş, insani duyguların bulaşmasını sağlamak mı?
Her zamanki gibi karar yine sizin...

Banu Gökçül
Yaşam Yön. Kişisel Gelişim
Yaşam Koçu