bolluk ve bereketi kendine çekme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Geçmişi Temizleme Meditasyonu

İhtiyacı olan arkadaşlar için, aslında hepimizin unutmak istediği anılarımız, pişmanlıklarımız vardır.
Aşağıda adım adım tarif edeceğim şekilde gözünüzü kapatıp hayal edin. Görüntüleri gözünüzde canlandırmaya çalışın. İsterseniz rahatlamak için önce nefesinize odaklanıp, zihninizi sakinleştirin. Rahat olmanız çok önemli.Sırasıyla yapamıyorsanız,yakın bir arkadaşınızdan size komut vermesini isteyebilirsiniz.
- Otur, gevşe ve rahatla. El ve ayaklarınızı bağlı tutmayın. Şimdi başlıyoruz.
- Gözlerini kapat.
- Yeşil bir alana gidiyor, fotoğraflar çekiyorsun.
- Poloroid olacak, her çektiğin fotoğrafa bakıyorsun. Her biri unutmak istediğin bir anın.
- Sonra çektiğin fotoğrafları üst üste koyuyor ve en üsttekini yakıyorsun.
- Hepsi yanıyor.
- Çukur kaz, külleri dök. Kazarken çıkardığın kumları küllerin üstüne dök,çukuru kapat.
- Yeşilliğe dön, sonra oradan çiçek tomurcuğu, ardından onlarca renkli çiçek tomurcuğu açsın.
- Teşekkür et, şükret.
- Yaşadıklarının sana verdiği derslerden, olgunlaşmana katkılarından dolayı teşekkür et.
- Yeşillikten çık.
- Kollarını, bacaklarını hisset, yavaşça gözlerini aç.

Gerçekten isteyerek ve hissederek yaparsanız faydası olacaktır.
Allah’tan yaptıklarımız için af dileriz, ama önce kendimizi affetmemiz, her şeyimizle kendimizi bir bütün olarak sevmemiz gerekir. Zaten kendini sevmeyen Allah’ı sevemez, seviyorum dese de yalan olur. Kur’an da ruhumdan üfledim diyor, eğer buna inanıyorsanız sevmeye kendinizden başlamalısınız.
Ya da evrendeki her şey enerjiden oluşuyor, bizde onun bir parçasıyız diyorsanız da sonuç değişmiyor.
Bütünün bir parçasıyız. Hepimiz çok değerliyiz, ama önce kendimize değer vermeliyiz, yoksa kimsenin bize değer vermesini bekleyemeyiz. Kendimize ve çevremize ne kadar pozitif olursak, o kadar güzellikler yaşar, pozitif enerjiyi kendimize çekeriz.
Bunlar benim görüşlerim ve ben kendimi her şeyimle seviyorum, değer veriyorum. Katılıp katılmamak size kalmış.
Sevgi ve ışık hep sizinle olsun,
Kaynak : Alıntıdır.

İmgeleme Teknikleri- Parayı Bollukla Hayatınıza Çekin

Neyi görüyorsanız onu alırsınız
İmgeleme işin sırrıdır. İmgeleme fikrinin sizi uçurmasını izin vermeyin. İmgeleme yapmak gereklidir çünkü zihin gücünüzü bu şekilde kullanırsınız
Zihninizde bir şeyi doğru bir şekilde görmeyi bilirseniz dünyanızda bunu gerçekleştirebilirsiniz. Daha önce bahsedildiği gibi daha yüksek bir boyuttaysanız zihninizde yarattığınız düşünceleriniz ya da imgeler hemen çevrenizde gerçekleşecektir. İmgeleme fikri insanları şaşırtır oysa bu kavram insan hayatında sürekli kullanımdadır.
Mesela; teknik bir ressam bir evi tasarlarken neye benzemesini istiyorsa onu hayal etmek zorundadır. O zaman bu tip bir imgeleme “ezoterik” görülmez.
Zihniniz düşüncelerinize itaat eder ve arzunuzu gerçekleştirir. Zihninizin aynı parçası tüm fiziksel fonksiyonlarınızın sorumluluğunu alarak kozmosla ve etrafınızdaki enerji alanlarıyla nasıl iletişim kuracağını bilir. Zihin gözünüzle bir şey gördüğünüzde (imgelemenizle) yüksek benliğiniz işe koyulacak ve bunu sizin için gerçekleştirecektir. Zihniniz zihin gözünüzde neyi tuttuğunuza dayanarak düşüncelerini oluşturur. Yani acil durumlar, aksilikler ve sorunlar olabilir. Hepsi imgelemeyle çözülebilir ama becerinizi yaşamınızın tek bir aşamasında kullanmak isteyeceğinizi anlayacaksınız. Ben çok önemli şeyler için kullanırım diğer şeyleri “akışa” bırakırım. Araba kullanırken tüm yeşil ışıkların yandığını imgelemekle vakit kaybetmem…bunlar önemli değil. Sizinde yapmanız gereken bu; neyin önemli olduğunu bulun ve bilginizi bundan yana kullanın.

************************************************


 Daha fazla yaratım aracı ve bilgi için kitaplarımı satın alarak hayatınıza  katkıda bulunmak ister misiniz?



Kontrol Sende - Çekim Yasası ve Bilinçaltı Dönüşüm Rehberi Kitabı - 2019 - 2 nci Baskı


 KONTROL SENDE
İzin Ver GELSİN, İzin Ver OLSUN
Çekim yasası ve Bilinçaltı Kayıt Dönüşüm Rehberi

Düzenlemiş İkinci Baskı


************************************************


Bilinçli Yaratma Sanatı Kitabı


Daha İyi Bir yaşam için

BİLİNÇLİ YARATMA SANATI


******************************

Kitapları Temin İçin : cekimyasasi@hotmail.com

Tel/Whatsapp : 0 553 06 00 464

www.halissahiner.com



***********************************************
Teknikler üzerinde iyileşene kadar tek bir kişi üzerinde odaklanmak en iyisi olacaktır. Biraz pratikle, başka bir sürü insan üzerinde de kolayca etki sahibi olabilirsiniz. Kitaptaki teknikler pratik yapar ve kullanırsanız işe yarar. Çalışmaya başladığınızda pratik yapana kadar imgeleme yeteneğinizin sınırlı olduğunu fark edeceksiniz. Sesleri imgelemede zorlanabilirsiniz. Etkili imgeleme için sessiz bir yerde olmalısınız. Çevreniz sessiz olmalı. İmgelemeyi öğrenmeye başlamanın en iyisi ışıkların olmamasıdır. İlk başta yapmanız gereken tek şey gözlerinizi kapatmaktır. Neticede, gözlerinizi açık tutabilirsiniz (kalabalık yerlerde) ve imgeleme beceriniz gün ışığında da gelişecektir.
Çevrenizde dağınıklık olmamalı, rüzgar esmemeli, yüksek ses ve diğer bölücü şeyler olmamalı.
Unutmayın imgeleme üzerine olan bu bölüm önemlidir önce bundan başlayın ve bunu uygulayın.
Her gün en az üç kez ve her seferinde 15 dakika olmak üzere imgeleme üzerinde çalışmalısınız. Oturarak imgeleme yapmak daha iyidir. Uzanırken fazla rahatlayarak uyuyabilirsiniz. Ayrıca dik olacağınız için imgeleme yaparken iç realitenizde dikey konumda olmak imgelemeniz açısından daha iyi sonuç verecektir. Özel bir pozisyona gerek yok. Sadece oturun.
İstenen kişi veya olay üzerine imgeleme yaparken zihninizde gerçekten oluyormuş imgesini yaratın. İlk başta zor gelecektir. Ama etkilerini yaşayacaksınız. İmgeleme üzerindeki becerim o kadar gelişti ki gözlerim açıkken bile zihnimde 3. boyut dünyasındaki şeyler kadar gerçekçiymiş gibi şeyleri görebilirim. Başkalarının göremediği sadece kendimin görebildiği bu dünyada kendi imgelerimi yaratarak eğlenirdim. Bunu hayatımı şekillendirmek için kullanabileceğimi bilmiyordum. Etkilerini gördüğümde ise çok şey değişti.
Zihninizde durumları gerçekten oluyormuş gibi imgelemek aşağıdaki noktaları hesaba katarak pratik gerektirir. İmgelemeye başladığınızda kendiniz olayın bizzat içinde olun. Kendini bir filmde izliyormuş gibi uzaktan izlemeyin. İmgelerken bir aynaya bakmadığınızın sürece yüzünüzü görmeyin. Tıpkı günlük yaşamın içindeymişçesine hayal etmelisiniz. Sokakta kendinizi yürürken imgeliyorsanız yüzünüzü, başınızı ve sırtınızı göremezsiniz…aşağıya bakarak bacaklarınızı, kollarınızı ve tıpkı “gerçek” yaşamda olduğu gibi göğsünüzü görebilirsiniz.
Küçük bir pratikle başlayın. Gözlerinizi kapatın ve geçmişteki bir anınızı zihninizde canlandırın. Detaylar konusunda endişelenmeyin. Pratikle netleşir. Şu anda gitmeyi istediğiniz yerleri imgelemeye çalışın. Bir yerde çalışıyorsanız iş yerinizde olduğunuzu imgeleyin.
Başlangıçta fiziksel gözlerinizle imgeyi gerçekten göremezsiniz. Zihninizde, hayal gücünüzde var olur. Fiziksel gözleriniz, göz kapaklarınızın içindeki “siyahlığı” görür. İmgeleme yeteneğiniz pratikle daha iyiye gider bu yüzden acele etmeyin. Gerçekten oluyormuş hissini yaşamanız gerektiğini unutmayın. İlk başta iyi olamayabilirsiniz ama zihninizi buna inanması için kandırabilirsiniz. Şöyle ki; yüzünüzdeki hafif bir sırıtışla zihninizi kandırın ve bu becerinin çok kolay olduğunu düşüncenizde belirtin. O kadar kolay ki gerçek dünyaymış gibi hayal edebilirsiniz. Geliştikçe yüzünüzdeki sırıtış doğal bir biçimde olacaktır çünkü bu harika yeteneğe sahip olmaktan büyük mutluluk duyacaksınız…aynı zamanda koku, dokunma, tatma ve hissetme gibi duyularınızı kullanarak da zihninizi kandırabilirsiniz. Güzel bir yerde olduğunuzu hayal ediyorsanız sadece görmekle yetinmeyin koklayın, dokunun, duyun, duygusal açıdan hissedin. % 100 gerçek olmayacaktır. Ama zihniniz yeterince çaba sarf edecektir. İş yerini hayal ediyorsanız hissedin duvarını masaları kapıları havayı koklayın fotokopi kokusunu koklayın iş yerinde olduğunuzu hissedin. Zihin gözünüzle bir şey yaptığınızı ya da bir yerde olduğunuzu yarattığınızda bilinçaltı zihniniz işe girişir. Ve yaşamınızdaki realiteyi şekillendirmeye başlar. Zihninizde patronunuzun sizi kovduğunu görürseniz, ertesi gün kovulmazsınız. Ama buna devam ederseniz er ya da geç başınızı derde sokarsınız.
Deli gibi imgeleme yapın, ilk 2 hafta sıkı tutun hedef belirleyip çalışın 2 haftalık pratikten sonra daha ileride olacaksınız 2 aydan sonra şu anda bulunduğunuzdan çok daha ileride olacaksınız. Kendinizi motive edemiyorsanız o zaman şansınız yok, bu satırları okumayı başkalarına bırakın.
Günde 3 kez 15’er dakika imgeleme öneriyorum. Daha fazla yaparsanız hızlı bir gelişme kaydedersiniz. Sizden yapmanızı istediğin ilk şey (tabi ki istediğinizi yapmakta özgürsünüz) imgelemedeki ilk 5 dakikanızı zihin gücüyle ayartmak için kullanın. Ya da bir nesne üzerine odaklanıp tüm duyularınızı kullanarak onu hatırlama üzerine olsun. Belki bir yanınızda bir köpeğin oturduğunu imgelenebilirsiniz. Ona uzanıp evcil hayvanınızmış gibi onu okşayabilirsiniz. Postunun kokusunu alabilirsiniz hatta köpekle yürüyüşe çıktığınızı bile hayal edebilirsiniz. Karşınızdaki masada bir portakal imgeleyebilirsiniz. Onu alır kabuklarını soyarsınız. Suyu yüzünüze sıçrayabilir ve sonra onu midenize indirebilirsiniz tabii çekirdeklerinin çıktığını hayal etmeyi unutmayın. Sonra da bir kedinin portakal kabuklarını kokladığını ve yüzünü ekşiterek koşturduğunu hayal edebilirsiniz. Bu kitabı hayalinizde canlandırabilir bir masanın üzerine koyup sayfalarınızı çevirdiğinizi hayal edebilirsiniz. Bu ilk 5 dakikalık süreçte neyi imgeleyeceğinizi size bağlı. Pratik insanların en çok yapmak istediği ama yapmaktan en çok kaçındığı şeydir. Bu nedenle, dışarıda sadece bir usta ve bir yığın vasat insan harika zihinsel yeteneklerden yoksundur.
İmgeleme pratiğinde daha iyi hissettikçe pasif imgelemekten ziyade aktif imgelemeye geçin. Portakal imgesini kullanmışsanız o zaman portakal kabuklarını sınıfınızdaki tahtaya fırlatın ya da portakalı bir arabanın tekerleğinin altına koyun ve suyunun fışkırdığını imgeleyin! Zihin gözünüz her seferinde daha yaratıcı olacaktır. En iyisi yaratıcılıktır ve bu konuda gerçekten iyi olmak için en önemli yoldur.
Neyi imgelediğinizin ve pratik seanslarının nasıl olduğunun kaydını mutlaka tutmalısınız. Ne üzerinde çalışabileceğinizin listesini yapın. Uzaktan kumandayla televizyonu açmak gibi alelade bir şey bile pratik seansında yaratıcı bir imgeleme olabilir. Hayalinizde kumandayı elinize alın, onu görün ve hissedin. Bir düğmesinin üzerinde ne yazdığını görün. Sonra aktif olun ve imgeyi değiştirin. Düğmenin üzerindeki kelimelerin farklı görünmesini sağlatın ses + düğmesi yerine kırmızı duvarlar yazdığını görün basın düğmeye etrafınızdaki duvarlar kırmızı olsun. Kanal düğmesi tuşunun üzerinde kelepçe yazısını görün. Düğmeye basın ellerinizin kelepçelendiğini hayal edin. Başka düğmeye basıp kelepçeleri açı, kelepçeleri ellerinizde hissedin, televizyona fırlatın, ekran çatlamasını duyun. İmgelem üzerinde çılgınca şeyler düşünün çünkü imgelemede ne kadar yaratıcı olursanız, zihin gücü becerilerinde o kadar hızlı ve kolay ilerleme kaydedersiniz.

Alıntıdır.

************************************************

KONTROL SENDE kitabımı satın alarak hayatınıza  katkıda bulunmak ister misiniz?

KENDİ KENDİNİZİN YAŞAM KOÇU OLUN



***********************************************

Bilinçaltı Anlamak ve Temizleme çalışmaları

Bilinçaltını anlamak için çalışma ilkelerini, bilinçaltı yasalarını ve bunları hazırlayan içsel dinamikleri bilmek gerekir.
Bilinçaltını bir bilgisayarın hard diski olarak düşünebiliriz. Ekranda görülenler sizin gerçeğiniz veya yaşantınızdır. Yani bilinçaltınızdaki olumlu, olumsuz inançlarınızın hayatımıza yansımalarıdır.
Nasıl bir bilgisayar programında direkt emir şeklinde komutlar veriliyor ise bilinçaltımız da komutlarımızı alır ve gerçekliğimize uyarlar.
Başaramayacağımıza inanıyorsak başaramayız. Değişeceğimize inanıyor isek değişiriz. Mali, malı şeklindeki ifadeler bilinçaltımızda mulaklık yaratır. Örneğin sigara içmemeliyim dedikçe sigara içmek isteriz. Çok yememeliyim dedikçe yemek isteriz. Size sakın kırmızı bir mercedes düşünmeyin veya şu an annenizi düşünmemelisiniz diyecek olursam her ikisi de akınıza gelecektir. Korkmayın diyecek olursam o ana kadar böyle bir duygu taşımasanız bile korkmaya başlarsınız. Bilinçaltımıza ne istediğimizden emin olarak, net ve şimdiki zaman üzerinden komutlar vermeliyiz. Geleceğe yönelik ifadeler istediklerimizin bir şekilde ötelenip, gerçekleşmesine engel olur.
“Aklınız neyi kabul edip inanıyorsa, onu gerçekleştirebilir” der. Napoleon Hill’
Evren yasalarla yönetilir. Bilinçaltlarımız da tıpkı evren gibi yasalarla yönetilir. Bilinçaltımızın yasası inanç yasasıdır. Bilinçli aklınızın kavrayıp, bilinçaltınızın inandığı şeyler gerçekleşir. Böylesine büyük bir güce sahip olduğumuzun çoğu zaman farkında değilizdir.
Bilincimizin gücünü bir fikri kavramak için, bilinçaltımızın gücünü ise sonuca ulaşmak için kullanırız. Birçok kişi bunun tersini yapar. Bilinçlerini neticeye ulaşmak için kullanırlar, bu da genellikle stres ve endişe yaratır. Bu durum bilinç gücümüzle, bilinç altı gücümüzün kullanımındaki farktır. Örneğin bir bayan danışanım içinde bulunduğu gerçekliği kendisinin yarattığına inanmıyordu. Evlenmek istiyordu ancak karşısına uygun kişinin çıkmamasından ve birlikteliklerinin kısa sürede bitmesinden yakınıyordu. Bilinç üstü seviyede bir hayat arkadaşı istiyordu ve kendince uygun standartları belirlemişti. Yaptığım çalışmalarda fark ettik ki ! bilinçaltı seviyede evliliğin özgürlüğünü kısıtlayacağı inancı, çevresinde gördüğü mutsuz evlilikler ve kendisinin de böyle olabileceği korkusu, karşısına daha iyi biri çıktığında evliliğinin bu birlikteliğine engel olacağı endişesi taşımaktaydı. Bu kadar yoğun bilinçaltı dinamikleri ile isteğine ulaşması mümkün değildi. Bir ipi düşünelim iki tarafından aynı anda iki kişi çekiyor. İpin gerilmesi gibi kişide gerginleşir.
Bilinçaltımız mıknatıs gibidir. Kendi inançlarını yansıtan şeyleri çeker. Bilinçaltımızda belli bir inanç varsa, bilinçaltımız bu inanca uygun titreşimler yaratır ve bunu yansıtan veya buna uyan olayları ve insanları kendine çeker. Buna son dönemlerde adı çokça duyulan çekim yasası denmektedir. Yerçekimi yasasının varlığının kesin olması gibi çekim yasasının varlığı da kesindir. Eğer bilinçaltınız yaşamınızın zor geçeceğine inanırsa, gerçekten yaşamınız zor olacaktır. Karşılaşacağınız olaylar ve insanlar hayatımızı zorlaştıracaktır. Eğer bilinçaltımız paranın zor kazanılacağına inanırsa, para zor kazanılır. Karşınıza çıkan fırsatlar para kazanmak için insan üstü çaba göstermeniz gerekenler olacaktır. Sizin gerçeğinizi yaratan inancın ne olduğuna siz karar veremezsiniz, bilinçaltınız verir.
İstemediğimiz bir durum karşısında bu durumu hazırlayan içsel sebepler ne olabilir ? Bu durum çoğu zaman bilinçaltı korkularımızın bir sonucudur.