olumlamalar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bilinçaltının Gücü-3- Joseph Murpy







  Bilinçaltının Gücü Kitabında dikkatimi çeken olumlamaları paylaşmak istedim.
Olumlamalar fikir vermesi açısından faydalı olacağını düşünüyorum.
Önemli olanın kendi bilinçaltınızı ikna edecek size özel olumlama olduğunu unutmayın.

Belleğinizi koruma telkini;
Bugünden itibaren, hafızam her açıdan gelişiyor. Her an, her yerde bilmem gereken her şeyi hatırlayacağım. Aldığım etkiler net ve kesin olacak. Bunları kendiliğimden kolayca aklımda tutacağım. Hatırlamak istediğim her şey, zihnimde doğru biçimde kendini gösterecek. Her gün hızla gelişiyorum. Çok yakında hafızam eskisinden daha iyi olacak.

Kötü Ruh Halinin Üstesinden Gelme telkini;
Bugünden itibaren, daha keyifli olacağım. Neşe, mutluluk ve keyif zihnimin normal halleri olacak. Her gün daha sevimli ve anlayışlı oluyorum. Çevremdekilerin neşe ve iyi niyet merkezi olacağım, kendi iyi duygularımı ve keyfimi onlara da bulaştıracağım. Bu mutlu, keyifli, neşeli ruh hali benim normal zihinsel durumum olacak. Minnettarım.

Bilinçaltının Gücü-2- Joseph Murpy




Zorlama ters etki yapar. Arzularınızla hayal gücünüz çatıştığında, kazanan kaçınılmaz olarak hayal gücünüz olur.
Yerde duran dar bir tahtanın üzerinde yürümeniz gerektiğini düşünün. Bunu hiç kuşkusuz kolayca yapabilirsiniz. Birde aynı tahtayı yerden beş metre yukarıda ve iki duvar arasında asılmış olduğunu düşünün. Üzerinde yürür müydünüz? Yürüyebilir miydiniz?
Tabiî ki hayır. Tahta boyunca yürüme arzunuz, hayal gücünüzle çatışırdı. Tahtanın üzerinde yalpaladığınızı ve baş aşağı düştüğünüzü hayal ederdiniz. Yürümeyi çok isterdiniz, ama düşme korkunuz size engel olurdu. Hayal gücünüzün üstesinden gelmek ve bunu bastırmak için çaba sarf ettikçe, düşme fikri daha güçlü hale gelirdi.  Zihinsel çaba, istenen şeyin tersini yaratarak kişinin kendi yenilgisine neden olur.
İrade gücünüzü kullanarak bilinçaltınızı fikirlerinizi kabul etmeye zorlamayın. Bu tür girişimler sizi başarısızlığa mahkûm eder.
Dikkatinizi arzu ettiğiniz şeye kavuşmayı önleyen engeller üzerine yoğunlaştırırsanız, bu arzuya kavuşmanızı sağlayacak unsurlar üzerine yoğunlaşmak mümkün olmaz.
Zihinsel zorlama ve aşırı çaba, endişe ve korkuyu göstererek dileklerinizin karşılığını almanızı engeller. Rahatlık işi çözer.  Zihniniz gevşediğinde ve bir fikri kabul ettiğinizde, bilinçaltı bu fikri hayata geçirmek için işe koyulur.
Olumlama öyle olduğunu söylemektir. Zihnin tutumunu doğru kabul ettiğiniz sürece, bunun aksi yönündeki bütün etkenlerden bağımsız olarak dileklerinizin gerçekleştiğini görürsünüz. 
Olumlama ifadeniz net olduğunda ve zihinsel çatışma ya da anlaşmazlık yaratmadığına çok başarılı olur.

Bilinçaltının Gücü-1- Joseph Murpy




Bilinçaltının Gücü kitabında dikkatimi çeken önemli konuları burada paylaşmak istedim. 
Joseph Murphy ait kitap bilinçaltı ile ilgili çok güzel bilgiler içermektedir. Okumamış olanlar tavsiye ederim.

*****************************************

Bireyin bilinçaltı, o kişinin zihnindeki tabloya ya da düşünceye karşılık verdiğinde, dilekler gerçekleşir.
Fizik, kimya, matematik işlemleri prensiplere dayandığı gibi bilinçaltınızı işleyişi de bir prensiptir. İnanç yasalarına göre işler. İnancın ne olduğunu, neden ve nasıl çalıştığını bilmeniz gerekmez.
İnandığınız şey doğru ya da yanlış da olsa sonuç elde edersiniz. Bilinciniz zihninizdeki düşünceye yanıt verir. Zihninizdeki düşünceyi bir inanç olarak kabul edin, bu kadarı bile yeterli olacaktır.
Vücudunuz sürekli yenilenmektedir. Her saniye vücudunuzda yeni bir hücre oluşmaktadır. İnsan bilinçaltınızı yeniden tasarlayarak kendinizi yeniden yaratabileceğinizden emin olun.
Bilinciniz akıl yürüten zihindir. Zihnin seçim yapan safhasıdır. Bütün kararlarınızı bilincinizle veririsiniz.
Bilinçaltınız kendisine iletilenleri ya da bilinçli olarak inandıklarınızı kabul eder. Bilinciniz yaptığı şeyleri muhakeme etmez ve tartışmaz. Düşüncelerinizin iyi ya da kötü, doğru ya da yanlış olduğunu kanıtlamaya çalışmaz. Düşüncelerinizin ya da telkinlerinizin doğasına göre tepki verir. Örneğin bir şeyin bilinçli olarak doğru olduğunu varsayıyorsanız, bu yanlış olsa da, bilinçaltınız bunu doğru kabul eder ve siz bilinçli olarak doğru olduğunu varsaydığınız için, buna uyacak sonuçlar ortaya çıkarır.
Zihninizde nihai sonucu canlandırmanız, bilinçaltınızın karşılık vermesini ve zihinsel resmin gerçekleşmesini sağlar.

Sağlıklı Yaşamak ya da Sağlıksız Yaşamak" Sizin Seçimiz Hangisi?

Bu soruya birçoğunuzun “Tabiî ki Sağlıklı Yaşamak böyle bir soru mu olur” diye yanıtladığınızı duyar gibiyim. Ama siz hiç kendinize neden yeterli derece sağlıklı değilim diye sordunuz mu? Ya da birçok kronik rahatsızlıkta “neden bu hastalık benim başıma geldi” diye? Yanıtınız, başkalarını ya da yaşadığınız koşulları mı suçlamak oldu.
Falanca kişi veya olay beni üzdü, çalıştığım iş şartları çok ağırdı, doktorun yanlış teşhisi ve bunun gibi birçok ileri sürülen sebep. Bu bir kaçıştır. Dış etkenlere sorumluluk yüklemek çok daha kolay gelir bizlere. Ama aslında birçok rahatsızlıkların kökeninde sorumluluk sadece ve sadece bize aittir. Sebep bizim bilinçaltımızda.
Birçok rahatsızlığın sebebi; öfkelerimiz, kırgınlıklarımız, endişelerimiz, affetmediğimiz kişi ve olaylar, vicdan azapları, hazmedemediğimiz olaylardır. Bu duyguların altında yatansa yaşantımızı olumsuz olarak etkileyen kayıtlarımız ve korkularımızdır. Zihnimiz yaşanılan olaylar karşında yargılar üretir ve yaşama bu yargılar üzerinden bakarlar. Bu yargıların altında yatansa korkularımızdır. Korkular yargıları dolayısıyla bilinçaltı kayıtlarını, kayıtlar da korkuları doğurur. Kısır döngü bu şekilde devam eder.
Hastalıklar ve rahatsız ruh halleri aslında bizim kendimizle yüzleşmemiz için göstergelerdir. Bu açıdan bakarsanız çok da değerli ipuçlarıdır kendi bilmecelerimizi çözmek için. Önemli olan hastalık veya rahatsız ruh hallerimizin bize vermek istediği mesajlarını almaktır. Çünkü bütün bunlar bizim kendimizi tanımamız ve evrensel plana göre hareket etmemiz için karşımıza dikilmişlerdir.