olumlu düşünme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bilinçaltı ve On Bir Özelliği

1- Bütün anıları depolar. Hiçbir şeyi silmez. Ana rahminden ölene kadar… Geçici olan ve geçici olmayan her şeyi kaydeder. 0–7 yaş arasında kritik akıl faaliyette olmadığı için her şey doğrudan bilinçaltına kaydedilir, doğru-yanlış, güzel-çirkin, ahlaklı-ahlaksız ayrımı olmadan… Kayıt anında anlamsız olsa bile ilerleyen dönemlerde kaydedilene, yaşantılar sonucu bir anlam yüklenir ve bu anlama göre kişinin tepki vermesi sağlanır.
2- İlişkilendirmeler, genellemeler yapar. Benzer şeyler ve düşünceler arasında bağlantılar kurar ve hemen öğrenir. Bu özellik çoğu zaman kişiyi zor durumda bırakır. Örneğin belli bir köpek yüzünden gerçekleşen korku yaşantısını bütün köpeklere genelleyerek bir fobi yaratabilir. Bir başka örnek: bahar aylarında acı bir kayıp yaşayan kişinin bilinçaltı bu acı ile baharı birbirine bağlayarak kişiye yıllarca süren bir döngüsel depresyon yaşatabilir. Çoğu zaman insanlar yıllar önce olan o olayı unutmuş olsalar bile bilinçaltı unutmaz.
3- Tüm anıları organize eder. Bunun için de zaman çizgisini kullanır. Bilinçaltı geçmiş, şimdi ve gelecek zamanı farklı yerlere kodlar. Örneğin geçmiş zaman, bazıları için arkada, bazıları içinse sağ veya sol yanda olabilir. Gelecek ise önünde uzanmış olabilir. Özellikle geçmiş ile ilgili hatıraların kodlandığı yer yaşanan birçok problemin kaynağı teşkil eder.

Bilinçaltı Telkinleri

Hepimizin filmlerden aşina olduğu hipnoz nedir? Benim de bu konuda bilgi sahibi olduğum söylenemez ama bir çeşit profesyonel uygulama ile kişinin bilinçaltına inildiğini ve hipnoz altındaki dimağıdan istenen bilginin elde edildiği veya istenilen bilginin bilincin süzgecine takılmadan zihne gönderildiği özel bir psikolojik haldir. Bildiğim kadarıyla hipnoz modern psikolojide halen başarıyla kullanılıyor. Elbette kişi bu uygulamaya kendi rızasıyla giriyor. Ancak hipnoza benzer bir yöntemin hemen hergün korunmasızca etkisi altında olduğumuzun farkında mısınız?
İster ticari anlamda olsun isterse ideolojik, bir fikri insanlara empoze etmek için kullanılan materyal ve yöntemler reklamdır. Film, afiş, logo vb birçok reklam malzemesi başta televizyon ve hızlı bir ivmeyle artan şekilde bilgisayar ve diğer iletişim araçları vasıtasıyla görsel ve işitsel iletilerle bilnçaltımıza kontrol edemeyeceğimiz mesajlar gönderiyor. Çünkü normal bir reklamda bir ürün tanıtılır ve size sadece bir dahaki alış-verişinizde bu ürünün de seçenekler arasında olduğunu hatırlamanız mesajı verilir. Reklamda kullanılan bütün o abartılı özelliklerine ve şahşahasına rağmen basit bir mantıksal süreçle ürünü diğerleriyle kıyaslar ve bir seçim yaparsınız. Oysa subliminal reklamcılıkta mesajlar gizlidir ve dikkatli incelenmediği takdirde fark edilemez. Ancak ilk yazımda da bahsettiğim gibi fark etmemeniz algılamadığınız anlamına gelmez. İşin önemli yanı ise bir kez daha tekrarlayacağım gibi subliminal mesajları değerlendirememizdir.

Bilinçaltının Gücü

Tüm çağların tüm büyük adamlarının en büyük müşterek sırları, bilinç altları ile iletişim kurabilmeleri ve bu güçlerini kullanabilmeleridir. Sizin bilinçaltınızda da tüm problemlerin cevapları vardır. Eğer yatmadan önce : “Ben saat altıda uyanmak istiyorum” diye düşündüğünüzde tam o saatte sizi uyandıracaktır.
Bilinçaltınız, sizin tercihlerinizin ve  kararlarınızın icracısıdır. Her akşam iyi bir sağlık düşünerek yatınız,göreceksiniz ki sadık bedeniniz buna uyacaktır. Asla: « Olanaklarım yok» veya « yapamam» sözlerini kullanmayınız. Bilinçaltınız bunu emir kabul edecek, ve sanki paranız veya yapmak istediğiniz şeyi  yapmak olanağınız yokmuş gibi hareket edecektir.
 Düşüncelerinizi değiştiriniz, kaderiniz de değişecektir.
 Eğer iyi düşünürseniz, iyi gelecektir; eğer kötü düşünürseniz, kötü kendini gösterecektir. İşte zihniniz böyle çalışır. Unutmamanız gereken şey,   eğer bir düşünceniz bilinçaltınız tarafından kabul görürse,hemen onu yerine getirmeye başlayacağıdır. Eğer bu güç, olumsuz bir bir yönde kullanılırsa başarısızlığın, beceriksizliğin ve mutsuzluğun nedeni olur. Ama, eğer  sahip olduğunuz düşünce tarzınız uyumlu ve yapıcı ise,bunu sağlık, başarı ve refahınız için kullanabilirsiniz. Bilinçaltınız bir düşünceyi kabullendiğinde , hemen onu uygulamaya koyar . Düşüncelerle ortak olarak faaliyet gösterir ve ömür  boyunca erişmek istediğiniz gayelerinize ulaşabilmeniz için, her türlü çalışmayı yapar.

Bir Başarı Hikayesi


Bir zenci.
Çocukluğu kötü geçmiş.
Babası onları terk etmiş, üvey babası çok kötü davranmış, onu ve kardeşlerini hırpalamış, annelerini dövmüş.
Daha yedi yaşındayken "çocuklarını asla bırakmayacağına" yemin etmiş.
Akıllı olduğu için arkadaşları buna "koca kafa" adını takmışlar.
Ama okumamış.
Gidip Deniz Kuvvetleri'ne yazılmış.
Sıhhiyeci olmuş.



Orada işleri çabuk öğrenmiş, doktorların ilgisini çekmiş.
Askerden sonra tıp okumayı düşünmüş.
Ordudan ayrılınca bir hastanede çalışmaya başlamış.
İşler iyi gidiyormuş.
Evlenmiş.
Sonra hastanede çalışmaktan vazgeçmiş.
Hastane malzemeleri satarak zengin olacağına karar vermiş.
Bu karar, onun felaketinin başlangıcı olmuş.
Bu arada bir de oğlu doğmuş.
Kapı kapı dolaşıp "tarayıcı" denilen bir alet satmaya uğraşıyormuş doktorlara.
Ama işler iyi gitmiyormuş.
Hayat gittikçe daha zorlaşıyormuş.
Parasızlık, çocuğun yuva masrafı, biriken faturalar, ödenemeyen kira, karısının çift vardiya çalışması, tarayıcıları kimsenin almaması.

Ufak Şeyleri Dert etmeyin

“Geçmişi düşünmeden, anı değerlendiren, geleceği de kazanır.”

Kafamızın sağlam olması büyük ölçüde, içinde bulunduğumuz anı ne kadar yaşayabildiğimize bağlıdır. Bir gün veya bir yıl önce neler olduğu, ya da, ertesi gün neler olabileceğinin önemi yoktur. Sizin var olduğunuz yer, içinde bulunduğunuz andır. Bu her zaman böyledir.

Ne var ki, çoğumuz birçok şeyi aynı anda dert etme sanatında ustalaşmışızdır. Geçmişteki sorunlarımız ve geleceğe yönelik endişelerimiz yaşadığımız ana hükmettikçe, biz de kaygılarla ve ümitsizlikle dolu bir bunalıma gireriz. Bu durumdayken hayattan zevk almayı, önceliklerimizi ve mutluluğumuzu ileri bir tarihe erteleyerek, gelecekte “bir günün” bugünden daha iyi olacağına inanmaya çalışırız. Ne yazık ki, şimdi bize geleceğe bakmamızı söyleyen zihniyet, bunu hep tekrarlar ve o “bir gün” bir türlü gelmez. Yaşam biz başka planlar yapmakla meşgulken, çocuklarımız büyür, sevdiğimiz insanlar bizden uzağa taşınırlar, kimi ölür, bedenimiz giderek biçim değiştirir; bu arada hayallerimiz uçup gidiyordur. Kısacası, hayatı ıskalıyoruzdur.

Çoğu insan hayatını, sanki gelecekte kullanacağı bir elbisenin provasıymış gibi yaşar. Oysa, hiç öyle değildir. Kimsenin yarın burada olacağına güvencesi yoktur. Sahip olduğumuz ve kontrol edebildiğimiz tek zaman, içinde bulunduğumuz andır. Aklımızı yaşadağımız ana verebilirsek, içimizden korkuyu atabiliriz. Bu korku gelecekte olabileceğinden kaygı duyduğumuz olaylardır… İleride parasız kalabiliriz, çocuklarımızın başı derde girer, yaşlanacak ve öleceğiz, diye duyduğumuz endişelerdir.

Korkuyla savaşmak için en iyi yol, dikkatinizi tekrar şimdiki zamana döndürmektir. Bundan böyle dikkatinizi bulunduğunuz yere ve o ana vermeye çalışın. Gayretinizin karşılığını fazlasıyla alacaksınız.

Ufak Şeyleri Dert etmeyin

Dr. Richard Carlson

Her Şey Mümkün (The Meta Secret)

HER ŞEY MÜMKÜN
SECRET MUCİZESİ DEVAM EDİYOR!

The Secret ta saklı kalanların anahtarını The Meta Secretta bulacaksınız
THE META SECRET tüm sırların ötesindeki bir sırla alakalı bir kitap: Çekim Yasasını da kapsayan Evrensel Yasaları derinlemesine irdeliyor. Gerçek olaylara dayanan bu bilgelik kitabı dünya çapında tanınmış uzmanların kaleminden dökülen öğretilerle dolu. Her zaman hayalini kurduğunuz zenginlik, aşk ve mutluluğa ulaşmanıza yardımcı olacak tüm teknikleri THE META SECRETta bulacaksınız.

Meta Sır öğretmenleri Evrenin gizemli işleyişini tartışmak üzere buradalar. THE META SECRET onlardan size bir ARMAĞAN... Çekim Yasasının ötesinde çok az bilinen eski sırları çözmede bir ANAHTAR...


 The secret kitabında sadece çekim yasasından bahsedilmekte ancak the meta secret çekim yasasının 7 hermetik yasadan (Mentalizm yasasıritim yasasıkutupsallık yasasıbenzeşme yasasıtitreşim yasasıcinsiyet yasasıetki tepki yasası) sadece biri olduğunu belirtmekte.


Her zaman pozitif duygu durumunda pozitif cümlelerle,inançlı,kendinizden emin şekilde kullanın.

Olumlama 1
1. Hayal gücüm neye inanırsam onu yaratıyor.
2. Kolayca, zorlanmadan hedeflerime ulaşıyorum.
3. Her gün daha iyi oluyorum.
4. Her gün zihin kapasitemin yüzde yüzünü kullanıyorum.
5. Etrafımdaki bilgeliğe ve bilgilere açığım.
6. Her gün hedeflerime çok daha fazla yaklaşıyorum.
7. Sadece hedeflerimi destekleyen inançlara sahibim.
8. Hedeflerime çoktan ulaştığımı görüyorum ve bunu hissediyorum.
9. Her gün kendi şansımı yaratıyorum.
10. Hayatıma olumlu deneyimler çekiyorum.


Zengin Olumlamaları
1. Ben bir para mıknatısıyım.
2. Şu anda kendime ve etrafımdakilere fikirlerimle, enerjimle ve tutkumla zenginlik yaratıyorum.
3. Bütün yatırımlarım bana kar getiriyor.
4. İstediğim ve ihtiyacım olan paraya ulaşabiliyorum.
5. Harcadığım bütün para bana 3 katı olarak geri dönüyor.
6. Düşüncelerim finansal bolluğa dönüşüyor.
7. Paramın ne kadarını verirsem, param o kadar çoğalıyor.
8. Çaba harcamadan düşüncelerimle istediğim parayı kendime çekiyorum.
9. Diğerlerinin armağanlarını bunun onların bolluğunu artıracağını bilerek kabul ediyorum.
10. Zarif bir verici alıcıyım.


Sağlık Olumlamaları
1. Sağlığımı, canlılığımı ve enerjimi her gün artırıyorum.
2. Olumlu düşüncelerim istediğim bedeni yaratıyor.
3. Çabucak, kolay olumlu sağlık alışkanlıkları kazanıyorum.
4. Her gün daha çekici oluyorum.
5. Ben ince, güçlü, yağ yakan, kas yapan bir makineyim.
6. Kutsal hayat şu an her hücremi dolaşıyor, beni iyileştiriyor ve bana enerji veriyor.
7. Her gün bedenimi alkalileştiren ve bana enerji veren doğru yiyecekleri yiyorum ve doğru içecekleri içiyorum.
8. Her gün tam potansiyelime doğru iyileşiyorum ve ilerliyorum.
9. Bedenim sürekli yağ yakıyor ve çok fazla enerji, sağlık ve canlılık yaratıyor.
10. Ne kadar enerji yakarsam o kadar enerji üretiyorum.


İlişki Olumlamaları
1. Etrafımdaki iyiliği fark ediyorum.
2. Diğerlerini bana yardım etmeye şevk ediyorum, çünkü ben de onlara yardım etmeye hazırım.
3. Diğerlerinin söylediklerini bölmeden dinliyorum.
4. Adil, dürüst ve sağlıklı, sinerjik, olumlu ilişkiler yaratıyorum.
5. Bütün yüz ifadelerim hoş ve kendimi de diğer insanları da memnun ediyor.
6. Diğerleriyle konuşurken benimkinin yanında onların bakış açısını da anlayabiliyorum.
7. Sevgilim için gerçekten şükrediyorum ve bunu ona anlatmak için çaba gösteriyorum.
8. Sevgilim konuştuğunda ona bütün dikkatimi veriyorum.
9. Sevgilime ve insanlara kendime nasıl davranılmasını istiyorsam öyle davranıyorum.
10. Sevdiğim insanların içindeki iyiyi görüyorum ve olumlu davranışlarını takdir ediyorum.


Mutluluk Olumlamaları
1. Sürekli inanç, kesinlik ve kendime güven duyguları yaratıyorum.
2. Mutluyum çünkü kendime mutlu bir gerçeklik yaratıyorum.
3. Etrafımdaki dünyayı takdir ediyorum ve bana gelen her şeyi ders alabileceğim bir armağan olarak kabul ediyorum.
4. Her şeyde ve herkeste iyi bir yön bulabiliyorum.
5. Gerçekten de sahip olduğum her şey için müteşekkirim.
6. Bütün fırsatları fark ediyorum ve onları cesaretle takip ediyorum.
7. Kendi mutluluğumdan ben sorumluyum. Hayatımda değiştirmeyi seçtiğim her şeyi değiştirme yetisine sahibim.
8. İyiliğim aldığım her nefeste artıyor.
9. Hayal ettiğim her şey mümkün.
10. Kendimi susturup bilinçaltıma açıldığımda en iyi halimden bilgelik alıyorum. İhtiyacım olan her şeyin zaten içimde olduğuna güveniyorum.


************************************************

KONTROL SENDE kitabımı satın alarak hayatınıza  katkıda bulunmak ister misiniz?

KENDİ KENDİNİZİN YAŞAM KOÇU OLUN


***********************************************

Ruhun Sesini Dinlemek

Yaptığını seven ve sevdiğini yapan; arzuları doğrultusunda yaşamına şekil verebilen insanların sırrı ilhamdır. İlham her şeyin potansiyelini ihtiva eden; maddi varlığımızın sınırlarını aşarak evrene açılmamıza o kutsal senfoniyi duymamıza yarayan ilahî bir kıvılcımdır. İlham; aşk için aşkla yola çıkarak kaynağına dönmeye çalışan ruhun alt benliğe gönderdiği enerjilerin/bilgilerin kalple anlaşılıp zihinle hayata geçirilmesidir.

Geçiciliğin içinde kalıcılığı yakalayan kendi çapında iz bırakmayı başaranlar ruhunun dürtüsünü hissedip ona göre yaşamayı seçenlerdir.
Hayallerimizi gerçekleştirebilmemiz için metafizikle bilimi birleştiren çoğu yeni çağ yöntemlerinin atladığı nokta da bu.


Keşfettiği metodlarla kişisel gelişime ivme kazandıran Jose Silva yarım yüzyıllık tecrübenin verdiği güvenle şöyle diyor: 'Eğer hedef aldığınız amaç ya da sonuç ruhunuzun planları dahilinde değilse o zaman başaramazsınız Arzu ettiğiniz her şeyi ancak ve ancak ruhunuzun sizin için yaptığı plana uyuyorsa elde edebilirsiniz'

Bir başka ifadeyle egonun bitmeyen isteklerini dinmeyen serzenişlerini dinlemek ve realize etmeye çabalamaktan ziyade ruhumuzun neleri anlamak ve anlatmak için bedenlendiğini; buradaki 'modus operandi'sinin yani hareket tarzının ne olduğunu saptamamız gerekiyor.

Yaşam bazen o kadar ilginç tuzaklar kuruyor ki ruhumuzun yeryüzündeki misyonunu bırakın idrak etmeyi böyle bir olgunun varlığını dahi bilmeden uyuşmuş bir bilinçle hayatımızı idame ettiriyoruz. Ta ki yolumuzu değiştirecek bir faciayla karşılaşana kadar.

Eğer bugün buradaki mevcudiyetinizi sorguluyorsanız tatminsizlikle burkulan yüreğinizi rahatlatacak bir cevap aramalısınız Zaten; yüksek benliğin çağrısına uyan evren sizi zorlayarak zora koşarak ruhunuzun ihtiyaçlarına kulak vermeniz için zemin hazırlıyor. Öyleyse size huzur veren bir yere giderek gözlerinizi kapatın.

Düşüncelerinize seyirci kalın ve ruhunuza danışın, içinizde bir şeylerin pır pır edip kıpırdandığını ritmi değişen kalbinizin başka türlü çarptığını bağrınıza akan sıcacık bir enerjinin hücrelerinizi teker teker canlandırdığını hissettiğinizde ruhun cana canın da ruha büyük bir hasret ve aşkla sar ıldığını fark edeceksiniz.Uçup giden zaman mefhumuyla birlikte akla düşen yeni fikirlerin filizlenmek için artık sadece mümbit bir toprağı arayan birer tohum olduğunu bileceksiniz.

İşte şimdi atomaltı parçacıklarını organize ederek düşleri gerçekleştiren bilinç altını programlamaya 'benzerin benzeri çektiğini' söyleyen Çekim Yasasını kullanmaya hazırsınız.

Kaygılanmak ve yakınmak istenmeyen olguya enerji vermek demektir ve afirmasyon adı verilen olumlamalara kısa devre yaptıran başlıca faktördür Olumsuz bir tavır düşüncede bulunduğunuzda kendinizi durdurarak cümleyi yeniden kurmayı deneyin ' İşler yazın yavaşlıyor müşteri bulmak zorlaşıyor' yerine 'GEÇMİŞTE işler yavaşlıyordu müşteri bulmak zor OLUYORDU' deyin

İstediklerimizi açıkça görebilmenin yolu istemediklerimizi anlayabilmekten geçer. Yani ikisinin arasındaki 'kontrast' neye odaklanmamız gerektiğini belirtecektir Olumlamalarınızı yazarken şimdiki zamanı ve içinizde heyecan uyandıran duyguları canlandıran kelimeler kullanın 'İdealimdeki ilişkinin karşılıklı saygıya dayandığını ve gelişmeme yardım ettiğini bilmek beni çok mutlu ediyor Ben böyle bir ilişki seçiyorum Kararım budur' gibi.

Bilinç altındaki direnci ortadan kaldırmak işin olabilirliğini ona kabul ettirmek için bu türden olumlamalar ile meditasyon sırasında ya da uykuya dalmadan önce imgelemeler yapmak gerekmektedir Direncin azalması bilinç üstündeki Kuşkuyu da eriterek; güçlü bir arzunun daha kısa bir zamanda olmasına yardım edecektir

Olumlamalarınızı yüksek bir enerjiye ulaştığınız anlarda dile getirmenizi öneririm. Dua ve meditasyon yaparak mutlu ve huzurlu günlerinizi anımsayarak böylesi titreşimler içinde yüzmeye başladığınızda söylediklerinizi hissedin tadın ve olmuşcasına yaşayın. Varlığınızın merkezinden gelen bir ses 'Evet artık BİLİYORUM bu gerçekleşecek! ' diye sevinçle bağırdığında telkinleri bırakın Evren kendi payına düşeni muhakkak yapacaktır

Şükrediyor Teşekkür Ediyorum.


Bu yeni günü bana bahşedilmiş bir armağan olarak görüyorum. Sağlığım  için  şükrediyor teşekkür ediyorum  …Şu anda günümü yaratmaya niyet ediyorum….
Ben kendime değer veriyorum.
Ben hayatıma değer veriyorum.
Benim her anım değerlidir ve ben her anıma değer katmayı seçiyorum.
Bugün, yüksek planda hayrıma olan olayların hafiflikle ve sevgiyle tezahür etmesine izin veriyorum.
Günüme sevgi, şefkat ve merhamet duygularıyla başlıyorum. (Hissedin.)



Hayatın tüm bolluk-bereketine, bilgeliğine ve sevgisine kendimi açıyorum.
Tüm canlılar için barış diliyorum. Tüm canlıların sonsuz huzuru yaşamalarını diliyorum.
Daha önce yaratmaya niyet ettiğim her şeyin mucizevi yollarla bana geldiğinin işaretlerini görmeye niyet ediyorum.
Hayatımda her şey olduğu gibi iyi, güzel ve tamdır!
Şükürler olsun…

Olsun o halde/Amin!

Endişe Sizi Yavaşlatır Enerjiyi Düşürür

Endişeler sizi yavaşlatır ve enerjinizi düşürür. Enerji bedeninizi güçlendirmenin, büyütmenin en güzel en kolay yolu biliyorsunuz ki daima yüreğinizdeki sevgiyi beslemek, yaymak ve umut ile neşe ile güven içinde duruşunuzu korumaktır. Bu haliniz ile enerji bedeniniz sürekli gelişerek büyür ve sizi her türlü olumsuz etkiden korur, ve hatta hastalıklarınızı başlangıç aşamasında onarabilirsiniz , biliyorsunuz. İsteklerinizi gerçekleştirebilmek, her dileğinizi gerçekleştirebilmek ve başarmak sizin elinizde, yeter ki saf ve temiz niyetlerle, aşk ile dileyin ve izleyin. Yüreğinizde kuşkuya, endişeye yer vermeden...

Enerji bedeninizin yükselmesi ile geçeceğiniz kapılardan çok daha kolaylıkla ve zarafetle, incelikle akıp gidebileceğinizi unutmayın  enerji bedeninizi genişletmenin yolu daima sevgide, neşe içinde kalmaktır. İçinizde hiçbir kuşku ve endişe taşımadan.

Yalnızlık da, sağlık da, zenginlik de, mutluluk da bulaşıcı. Duygular bulaşıcı.

Yalnızlık da, sağlık da, zenginlik de, mutluluk da bulaşıcı. Duygular bulaşıcı.

Bu araştırmayı okurken, duyguları kokuya benzettim. Ve bana inanması güç gelen bu uzak etkileşimleri anlayabilmek için, görsel bir resim uydurdum. Bütün tanıdıklarım ve onların tanıdıklarıyla bir odada olduğumu ve duyguların da kokulara benzediğini düşündüm. Herkese yayılıyorlar! Birinin mutsuzluğu herkesin mutsuzluğu oluveriyor. Tıpkı bir sürüdeki hayvanlar gibi, birinin yön değiştirmesiyle hepsi o yöne gidiyor. Delice bir bağ var aramızda. Bu bağa kadeh kaldırıyorum, saygı duruşuna geçiyorum.

İki insan konuşurken, birbirlerinin surat ifadelerini taklit etmeye başlıyormuş. Karşımızdaki gülüyorsa, gayri ihtiyari gülüyoruz, ağlıyorsa üzülüyoruz. ‘Ayna etkisi’ diyorlar buna. Gülen birine geri gülüyorsun. Ve beyne kaslardan şu mesaj gidiyor: güldü. Beyin de hemen onun hormonunu salgılıyor: mutluluk! Hep tersi sanırdık di mi? Böyle bir otoyol da varmış yani, kaslardan beyine tek yön giden. Kalbin kırıksa, gülmeyi bir denemekte fayda var.

Tanıdığın her mutlu insan mutluluğunu yüzde artırırken, her mutsuz insan yüzde 7 azaltıyor.

Bilmiyorum bu yüzdelerle, bu kadar çok başkalarıyla napılır... Ben ilk iş, arkadaşlarımın ağını çizip, basit ve kabaca bir :) ve :( kondurucam isimlerinin yanına. Bakalım durum ne? Bakalım mahremiyetine yastığa sarılır gibi sarılan ben, sosyalin ağına kendimi ne kadar bırakmışım?
Arkadaşımın arkadaşının arkadaşı kimdir benim sahi?