|

Hayalde Canlandırma – İmgeleme

Hayal İle İmgeleme Arasındaki fark

Hayalde canlandırma veya zihinsel görüntüleme uygula­yan kişileri aklın “iç alanlarına doğru bir yolculuğu” yaşat­maya götürür. Genellikle, bir rehber bir konu ileri sürer, ör­neğin “yumuşak kumlu bir plajda yürümek” gibi, ve diğer ki­şiler de bunun üzerinde kendi zihinsel görüntülerini oluştu­rurlar.

Hayalde canlandırma, zihinsel görüntüler, fikirler yarat­ma becerisidir. Herkes, hayalinde bir canlandırma yapar. Kafamızda görüntüler, durmadan hareket ederler. Yaratıcı görüntülemeler bize, yaşamımızda açığa vurmak istediğimiz enerji tipini ortaya çıkarmak için, bu görüntüler, “hakim ol­mayı” öğretecektir. Görüntüleme süreci çok basittir ve onu bir oyun gibi ele almak yeterlidir. Bunu sağlamak için de içi­mizdeki çocuğu harekete geçirmeliyiz.
Başlangıçta tek bir görüntüyle başlamanızı, onu uzun süre hayalde canlandırmayı başarabildiğinizde, yenilerini ek­lemeniz daha iyidir.

İşin sırrı, hiçbir zaman zorlamamaktır. Eğer verilen konu üzerine görüntü hemen belirmiyorsa, sa­kince zihninizin dinlenmesini bekleyin ve sonra bu olayı ya­şayın. Görüntüleri görmek için uğraşmak yerine, bırakın on­lar kendiliğinden ortaya çıksınlar. Onların önünüzden bir film gibi, art arda geçişlerini sakin ve kayıtsız seyredin. Ne olursa olsun, dikkat dağıtıcı şeyler ortaya çıkarsa, onların kaybolmalarını sakin bir şekilde bekleyin ve sonra tekrar “filnY’inize yoğunlaşın. Tıpkı meditasyon yaparken olduğu gibi, hayalde canlandırma işini çok yaparsanız, bu dikkat da­ğıtıcı olaylar önce azalmaya başlayacak, ardından da tümüy­le kaybolacaklardır. Bu oyalayıcı düşünceler, çoğunlukla sizin kılık değiştirmiş direnmelerinizdir!

Eğer içinizde hoş olmayan veya tehdit edici görüntüler oluşursa, onları sevgi ve anlayışla kabul edin. Mesajlarını keşfetmek için onları sorgulayın. Bu görüntüler, çoğu zaman bilgelikle birleşmişlerdir. Öğrenme süreciniz için çok uygun öneriler sunarlar.
Kendi filmimizi bir seyirci gibi seyrederken iki tür tepki verebiliriz: ya onları kayıtsızca seyrederiz ya da görüntülerde kendimizi görürüz. İkinci durumda, oyuncu durumuna geçe­riz ve rolümüzle ilgili tüm duyguları tekrar yaşarız. Örneğin, çikolatalı tatlılarla dolu bir masanın hayalini kurabilir ve gö­rüntünün geçmesini bekleyebiliriz. Aynı şekilde, kendimizi bu tatlıları yerken ve çikolatanın parmaklarımızda eriyişini, vs. de “görebiliriz”.


Ürettiğimiz görüntülerin yaratıcıları olduğumuzu ve bun­ları az bulunan, vazgeçilmez arkadaşlarınızmış gibi kabul et­tiğimizi unutmayalım. Kurduğumuz görüntüler bize, kendi­mizi ve çevremizdeki insanları daha iyi tanımada yardımcı olurlar.

Kontrol Sende Kitabım için lütfen aşağıdaki linki tıklayınız

HAYALDE CANLANDIRMA TÜRLERİ

Uç tip hayalde canlandırma vardır:

  • Hayalde canlandırma, bireyin sesler” duyması” dır.
  • Hayalde canlandırma, bireyin iç ekranından, belirgin bazı görüntülerin geçtiğini “görmesi’dir.
  • Hayalde canlandırma, bireyin görüntüleri, duyuları yardımıyla vücudunda “algılaması” dır.

Eğer başlangıçta hiçbir şey “görmezseniz”, karakterini­ze en uygun görüntünün hangisi olduğunu bulana kadar dik­katli olun. Bu keşfinizde size, yardımcı olmak için, işte kü­çük ve çok basit bir alıştırma. Bir arkadaşınızdan size aşağı­da yazılı kelimeleri okuyarak yardımcı olmasını isteyin veya bir kasede kaydedin:
Çilek • deniz • yıldırım • yağmur • yılan • kaktüs • gül
(Her kelimeden sonra bir dakikalık bir boşluk bırakmayı unutmayın!)

Her bir kelimeyi dinlerken – bunlara yeni eklemeler yap­makta özgürsünüz – üzerinizde nasıl hisler yarattıklanna dik­kat edin. Çileği, gördünüz mü, yoksa kokusunu mu duydu­nuz? Yıldırımı duydunuz mu? Kaktüsün dikenlerinin battığını mı hissettiniz? Vb.
Alıştırma bittikten hemen sonra, yaşadığınız hisleri bir kağıda yazın. Ardından, en çok uyguladığınız canlandırma şeklini not edin.

İşte keşfinize yardımcı olacak bir başka alıştırma. Yine, bir arkadaşınızın yardımını isteyin veya teybe kaydedin. Her alıştırmadan önce, kendinizi yine gevşetmeyi unutmayın. Daha önce belirttiğimiz gevşeme alıştırmalarını veya ikili so­lumayı kullanarak, zihninizi boşaltın.


“Gözlerinizi kapatın ve önünüzde bir meyve sepeti ha­yal edin. Kolunuzu uzatın ve bir portakal alın. Sonra, içindeki sulu meyveden, kocaman bir parça ısınn. Ağzınızın her iki yanından akan ve boynunuzdan süzülen portakal suyunu hissedin. Birden, bunun portakal olmayıp bir limon olduğu­nu farkedin. Şimdi ne hissettiniz? Ağzınızdaki tat nedir? Onu yutmuş muydunuz?”


“Kış. Buz tutmuş, üstü yumuşak bir kar örtüsüyle kaplı, çok derin olmayan bir nehrin üzerinde yürüyorsunuz. Ani­den sağ ayağınızın altında buz kırılıyor ve ayağınız buzlu su­ya dalıyor. Ne hissediyorsunuz?”
Bu alıştırmalardan sonra, hissettiğiniz vücut duyularını not etmeye çalışın.

HAYALDE CANLANDIRMA TEKNİKLERİ

Hayalde canlandırmada başarılı olmanız için aşağıdaki sırayı izlemenizi öneririm-.

· Gevşeme. Her alıştırmadan önce, enerjinin özgürce akabilmesi ve bütün merkezlerinizin açık olması için, vücudunuzun ve aklınızın rahatlaması önemlidir.

· Yoğunlaşma. Vücudunuzun ve zihninizin sakin ve açık olduğu şu anda yoğunlaşma alıştırmalarını yap­maya hazırsınız. Bu alıştırmalar, görüntülerinize ha­kim olmanız için, iç görünüzü keskinleştirmek amacı­nı taşır. Zihinsel görüntüler üzerinde mükemmel bir kontrol kurmak, iç görünüzü açmak için, göz ve zi­hin jimnastiğinden başka bir şey değildir. Daha önce 7. Bölüm’de, yoğunlaşma üzerinde çalıştığınıza göre, aşağıdaki alıştırmaları yaparken büyük bir kolaylık yaşayacaksınız.

· Duyuların oyunu. Bir olayı yaşarken, duyularımı zın her biri etki altında kalır. Dokuların ve resimlerin, renkleri, sesleri, tatları vardır. Duyu sistemlerimizin her biri bizim ve görüntülerimiz üzerine telkinler içe­rir. Size, algılamanızı harekete geçirip, görüntüleri “görmenizi”, duymanızı”, “dokunmanızı”, “hissetme­nizi”, “tatmanızı ” ve bunların çevresindeki tüm diğer hisleri not etmenizi öneririm.

· Canlandırma. İyice gevşemiş, çok iyi bir yoğunlaş­maya sahip ve duyularınıza hakim olmayı öğrenmiş olduğunuz şu anda, artık hayalde canlandırmaya ha­zırsınız.

· İfade etme. Her alıştırma sonrasında, izlenimlerini­zin hafızanızda yer etmesi için, onları ifade edebilme­niz önemlidir. Bunlar kişiye göre değişen yazı, yağlı boya veya kara kalem resimler, heykel, dans, diğer hareketli anlatımlar, şarkı vb. gibi çeşitli şekillerde bulunabilirler. Demek ki anlatım, sözlü veya sözsüz olabilir. Böyle bir çalışma sonrası, bir grupla tartışma da çok ilginç ve yararlı olabilir.

· Yansıtma. Az önce bitirdiğiniz bu alıştırmadan son­ra, meditasyon yapmanızı şiddetle tavsiye ederim. Ancak dikkatimizi içimize vererek, bize sunulan gö­rüntülerin ve içlerinde barındırdıkları mesajların anla­mını kavrayabiliriz. Aynı zamanda, bu içten gevşeme sırasında, yaşadığımız “hisleri” tekrar yaşayabilir ve yaşamımız üzerindeki etkilerini anlayabiliriz.

Bilinçli Yaratma Sanatı Kitabım İçin lütfen aşağıdaki linke tıklayınız

Alıştırmalar,


Hayalde canlandırma

Bizi çevreleyen dünyayı, ancak kendimizi iyice tanıdığı­mız zaman tam olarak kavrayabiliriz. Canlandırma sayesin­de, kendimizi bir ağaç gibi yansıtacağız. Kendi vücudumuz, duygularımız ve düşüncelerimizle bu ağaca dönüşeceğiz. Ağaç bizim aynamız olacak ve biz onun aracılığıyla kendi­mizde yeni yönler keşfedeceğiz. Eğer yalnız çalışıyorsanız, başka türlü belirtilmediği sürece, bu canlandırma alıştırması­nı aralarda (…) 10 saniyelik boşluklar bırakarak kasede kay­detmenizi öneririm.


Karından gevşeme tekniğini uygulayarak kendinizi gev­şetin (… Birkaç dakikalık bir ara bırakın). Bırakın vücudunuz gittikçe daha hafiflesin, … bütün baskılardan arınsın. Soluk alın… Soluk verin….

Şimdi kendinizi, güzel bir ormanın kıyısında düşleyin. Rüzgann yaprakların arasında çıkarttığı hışırtıyı dinliyorsu­nuz. Sizi çağırıyor… Kendinizi bu yumuşak müziğin rehberli­ğine bırakıyor ve iki yanı çalılarla, binbir çeşit çiçekle çevrili küçük bir patikada yürüyorsunuz… Tam önünüzde, muhte­şem bir ağaç beliriyor… Tüm dikkatinizle ona bakıyorsu­nuz… Uzunluğu ne kadar? Büyük mü, küçük mü? … Dallan geniş bir şekilde dağılmış mı, yoksa birkaç dalı mı var? … Dikkatle, yapraklarına bakın, neye benziyorlar? … Koyu ye­şil renkli mi? Uzun mu, kısa mı? Kozalaklı ağaçlar gibi iğne yapraklı mı? … Şimdi, ağacın gövdesine bakın… Elinizle o-nun kabuğuna dokunun. Ne hissettiniz? Pürtüklü mü, düz mü?… Rengi ne?..


Şimdi, ağaca gittikçe yaklaşıyorsunuz ve sonra, içine gi­riyorsunuz… Nasıl hissettiğinize dikkat edin… Birden hafif ve serin bir rüzgar, yapraklarınızın, dallarınızın arasından es­meye başlıyor, nasıl bir şey hissediyorsunuz? …

Aniden, bir ağaçkakan dallarınızdan birine konuyor… Gövdenize yaklaşıyor ve gagasıyla kabuğunuzu gagalamaya başlıyor. Ne hissediyorsunuz? … Başka ağaçlara doğru uçu­yor. Bir ağaç algılamasıyla ormandan gelen sesleri dinliyor­sunuz. Ne duyuyorsunuz? … şimdi, bir ağaç görüşüyle çev­renize bakın. Ne görüyorsunuz? …


Şimdi, derin bir nefes alacaksınız. Nefes verirken, tek­rar insan kimliğinize geri döneceksiniz… Ağaçtan insana ge­çerken, yaşadığınız hislerdeki değişiklikleri fark ediyor musu­nuz? … Tümüyle insan kişiliğine geri dönmüş olduğunuz şu an, ağacınıza bakın ve size yaşattığı o mükemmel deneyim için ona teşekkür edin.

Zihninizde tekrar, patikadan geri dönün ve şu an bulun­duğunuz odaya varana kadar yürümeye devam edin… Bu odanın farkına varın. Çevrenizdeki sesleri dinleyin… Solunu­munuzun farkına varın.*. Hazır olduğunuzda ellerinizi kuv­vetlice birbirine sürtün ve yüzünüze hafifçe masaj yapın…


Az önce yaşadıklarınızı tümüyle algılayabilmek için, kendini­ze birkaç dakika zaman tanıyın. (… 10 dakikalık bir ara ve­rin.)
Şimdi, deneyimlerinizi dilediğiniz bir şekilde, yazıyla, re­simle veya bir grup içindeyseniz sözlü bir anlatımla, dile ge­tirin.

Chislaine D. Martel
Ben Enerjiyim

Kontrol Sende Kitabım için lütfen aşağıdaki linki tıklayınız

Bilinçli Yaratma Sanatı Kitabım İçin lütfen aşağıdaki linke tıklayınız

Similar Posts