Ait Olmaya Çalışmak


Yaşamımız boyunca kendimizi güvende hissetmek için bir aileye, bir gruba bir yere veya bir şeye ait hissetmeye çalışırız. Bir aileye, bir gruba bir partnere veya yere ait hissetmek bizi rahatlatırken eğer dengeyi kaçırırsak bağımlılık ortaya çıkıyor. 

Dolayısıyla ait olma karşılığında ödün verme durumunda kalabilir istemediğimiz şeyleri yapmaya mecbur hissedebiliriz. Çocukluk döneminde sınırlar yeterince bilinip korunamadığı için bu durum daha yıkıcı olabilmektedir. 

Bundan kurtulmak veya ötesine geçmek için farkında olmamız gereken şey hepimiz yaratıcı tarafından yaratılan muhteşem varlıklarız olduğumuz gerçeğidir. 

Bir yere ait olsak ta olmasak ta yaratıcının bize verdiği yaşam güvencesine sahibiz. 

Sınırlamalarının Ötesine Kolaylıkla Geçmek


Yaşamımızda yaptığımız şeylerden biride bir şeyin nasıl olacağı nasıl gerçekleşmesi gerektiği ile ilgili sabit düşüncelere sahip olmaktır.
Bu tarz bir bilgiye sahip olmak birçok konuda bizi rahatlatırken bir çok durumda önümüzdeki en büyük engel olmaktadır.

O işin olması için sahip olduğumuz plan bizim kontrolümüz dışında bir çok şey barındırıyorsa veya kendimize göre gücümüzün üstünde olduğunu düşünüyorsak beynimiz tarafından otomatik olarak olmaz/olamaz olarak sınıflandırılır.
Otomatik olarak olmaz/olamaz diye sınıflandırdığımız şeyler hakkında konuşurken çoğunlukla yaptığımız şey onun nasıl olmadığını açıklayan mazeretler bulmak olur.
Farkında olmadan kendimize telkin verip nasıl olmayacağı konusunu iyice katılaştırırız.